Türkiye'nin Oslo Büyükelçisi Fazlı Çorman, Norveç'in Dagbladet gazetesinde yayımlanan "Avrupa'nın hasta adamı" başlıklı yoruma tepki göstererek, bu tür yaklaşımların Türkiye'ye karşı eski tarz nefret ve ırkçılığı ortaya çıkaran üslubu gösterdiğini belirtti.
Çorman, Türkiye hakkındaki yoruma karşı aynı gazetede yayımlanan yazısında, "Avrupa'nın hasta adamı" başlıklı yorumdaki Türkiye'ye karşı eski tarz nefret ve ırkçılık içeren tonun kendisini şaşırttığını kaydetti.
Konuşmak için gitti rastgele ateş etti! Damat, 3 kişiyi katletti!
"18. ve 19. YÜZYIL ORYANTALİZMİNİN ÇOKTAN ÖLDÜĞÜNÜ SANIYORDUM"
"18'inci ve 19'uncu yüzyılın oryantalizminin çoktan ölmüş olduğunu sanıyordum." ifadesini kullanan Çorman, bu tür bir karalamanın, Norveç Büyükelçisi de dahil 10 büyükelçinin Türkiye'deki bir dava hakkındaki açıklamaları sonrası Türkiye'den gönderilmesi ihtimali karşısında benmerkezci Avrupa kibrini gösterdiğini dile getirdi.
Çorman, böyle bir ihtimalin büyükelçilerin Viyana Sözleşmesi'ne bağlılıklarına atıf yapan açıklaması sonrası giderildiğini hatırlatarak, Norveç medyasının bu krizin altındaki esas nedenleri analiz etmek yerine "Türkiye'nin ekonomik zorluklar ve iç meseleleri nedeniyle bu tür bir iş yaptığına yönelik işgüzar açıklamalara" yer verdiğine dikkat çekti.
ÖSYM duyurdu: YKS tercihleri başladı! İşte YKS 2024 tercih kılavuzunda...
"DÜNYAYI İKİ YÜZYIL BOYUNCA ALTÜST EDEN AVRUPA'NIN BU HASTALIKLI ZİHNİYETİ"
"Bu kibirli tavırdan kurtulup olayların bizim perspektifimizden nasıl göründüğüne bakmayı dener misiniz?" diyen Büyükelçi Çorman, dünyayı iki yüzyıl boyunca altüst eden şeyin "Avrupa'nın bu hastalıklı zihniyeti" olduğunu belirtti.
Çorman, "Norveçli bir yorumcunun bu tür bir hastalıklı zihniyeti bugünün tartışmalarında kolayca ortaya getirmesini çok rahatsız edici buluyorum." ifadesini kullandı.
Büyükelçi Çorman, AB Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in Ankara'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmeleri sırasında von der Leyen'e koltuk verilmediğine yönelik satırların da gerçekleri yansıtmadığını, o olaydaki oturma düzeninin Michel'in protokol ekibi tarafından onaylandığını, olayın Michel ve von der Leyen'in ekipleri arasındaki güç mücadelesiyle ilgili olduğunu vurguladı.
