Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, muhtemel Türk-Yunan savaşına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
"Türkiye'nin sadece 300 bin tane avcısı var. Kuş avlıyorlar yani... 300 bin! Karadeniz'deki taka sahiplerini, balıkçıları falan sayarsak, 70 bin civarında gelir. O gemilere, teknelere avcıları koysak göndersek, Yunanistan zaten adalarını savunamaz" diyen Gürdeniz, her şeye rağmen Atina'nın Türkiye ile savaşacağını düşünmediğini ancak bunun olması halinde sürecin Yunanlılar açısından hezimetle sonuçlanacağını belirtti.
KAAN bomba gibi geliyor! Bir aşama daha başarıyla tamamlandı
TÜRKİYE İSTEDİĞİ ADAYI SAATLER İÇİNDE ALIR
>VeryansınTV'den Erdem Atay'a verdiği demeçte Cem Gürdeniz şunları söyledi:
Türkiye bugün istediği bir şekilde, istediği yer ve zamanda, istediği adayı günler içinde demiyorum, saatler içinde alır. Burada önemli olan şu: Karşıda yaratacağı siyasi etki... Yani aldın adayı, orayı almak önemli değil, adayı tutabilmek önemli.
Diyelim ki X adasını aldın, silahsızlandırdın ve 'çıkmıyorum' dedin. Bir anlaşmayla adanın statükonusunun yeniden belirlenmesini istedin. Bu süreç kolay değildir, çok uzun sürer. Burada şöyle düşünmek lazım: Türkiye bu ekonomik kayıpları karşılayabilir mi? Buna siyasi irade karar verecek.
Asya ülkesinden çılgın sipariş: Çin donanmasını Türk füzesi ile vuracaklar
AĞIRLIK MERKEZİ EGE YERİNE DOĞU AKDENİZ OLMALI
İlk olarak silahlandırılması yasak olan adalardan başlamak lazım. Onlarda askeri uygulama yapmak kolay. Çünkü gerekçen var. Bir anlaşmayla devrettiğin yerler değil.
Yunanistan savaşamaz. Yunanistan'ın yanına da kimse gelmez. Ama böyle bir durumda ağırlık merkezi bir anda Ege Denizi'ne kayar. Ben ağırlık merkezinin şu an Doğu Akdeniz olmasını savunanlardanım. Niye?
Doğu Akdeniz'de kaybedeceğimiz alan, diyelim ki bir nedenle Türk-Yunan savaşı çıktı ve Türk donanmasının yarısını kaybettik, bu durumda Doğu Akdeniz'de bir işgal ve tecavüz girişimi olduğu zaman... Şu an biz onu diri donanmayla caydırıyoruz. Bu sefer Doğu Akdeniz'i kaybederiz. Doğu Akdeniz'i kaybetmek demek kabaca 150 bin kilometrekarelik bir alanı (Yunanların) Seville haritasına geri vermek demektir. Hangisi daha önemli?
50 bin kilometrekarelik kaybedeceğimiz Ege deniz alanı mı, yoksa 150 bin kilometrekarelik Doğu Akdeniz yetki alanı mı? Ağırlı merkezini Ege yaparsan Doğu Akdeniz'i boş bırakırsın. Benim ön bahçem Doğu Akdeniz.
KİRPİ zırhlısı Moskova'da! Türk askerî aracını hayranlıkla izlediler
AMERİKALILARIN ORADAN ÇIKMASI ZOR
Bu kayıkçı kavgası devam ettirilecek. Oradaki 9 tane Amerikan üssü bu kavga sayesinde meşruiyet kazandı. Bugün Atina'daki Amerikan büyükelçisi bana göre büyükelçi değildir, bildiğin koloni valisidir ve Yunan yönetimi ülkelerini resmen peşkeş çekmiştir. ABD'nin girmesi çok kolaydır ama çıkması çok güçtür. Allah Yunan halkının yardımcısı olsun, 500 milyar avro zaten dış borçları var, bir de üstüne üstlük bu Amerikan kamburunu aldılar. 'Amiralim hiç mi barışa yönelik mesajınız yok?' diye soruyorlar. 'Var' diyorum. Yunanistan Avrupa Birliği'nden çıksın, Türkiye ile konfederasyon kursun, çok daha mutlu olurlar. Bizle birlikte çok daha fazla para kazanırlar.
İşte zafer raporu: Her gün 1000 asker vurulmalı, yılda 4...
AÇIK SÖYLÜYORUM: SONUNUZ OLUR
Son sözüm: Ben bir Türk-Yunan savaşının çıkacağını asla düşünmüyorum. Ama gerilim devam edecektir. Diğer yandan 12 mil ilan etsin Yunanistan, oradan geçen gemilerime müdahale etsin, burdan geçemezsin desin, basarım tetiğe. Açıkça söylüyorum, bu bir savaş nedenidir. Şunu Yunanistan unutmasın: Yunan halkı ticaret devleti halkıdır, Türk halkı güvenlik devleti halkıdır. Ve tarih göstermiştir ki, güvenlik devletleri son raddeye kadar savaşır. Türkiye'nin düşmanlığı, Türkiye'nin dostluğunu binlerce kez aratır. Bizi sakın ama sakın düşman etmeyin ve de bizle sakın ola ki savaşa tutuşmayın... Çünkü bu, sonunuz olur.
