Brezilya'da başkanlık koltuğuna 12 yıl sonra yeniden Lula da Silva oturdu. 2010 yılında dönemin Başbakanı Erdoğan ile birlikte İran'ı uranyum takasına ikna eden isim olan Lula'nın zaferi hem batı hem de Türkiye için ne ifade ediyor? Milli Savunma Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Özkan'a sorduk.
ABD yine katile güveniyor: Gazze'deki toplu mezarlar da etkili olmadı
'BREZİLYA'NIN KÜRESEL SİYASETTE ETKİNLİĞİNİN ARTMASI AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR GELİŞME'
Özkan, Lula'nın iktidara gelmesinin 2000'li yıllardaki küresel anlamda sistemsel yapılanmanın önünü açacak bir gelişme olduğunu vurguladı. Latin Amerika'da şu anda Latin solunun daha güçlü bir şekilde iktidara geldiğini söyleyen Özkan, Lula gibi tecrübeli bir lider önderliğinde Latin Amerika'nın hem sistemesel değişim dönüşüm anlamında hem de dünya siyasetindeki varlığı konusunda etkisini daha da artırmak için büyük çaba göstereceğini ifade etti.
'Lula'nın iktidara gelmesi Brezilya'nın küresel siyasette etkinliğinin artması açısından önemli bir gelişme' diyen Özkan bu durumun Türkiye gibi sistemsel değişimden memnun olan ülkeler için de büyük bir kazanç olduğunu aktardı.
ABD'nin destek paketine tepki büyüyor: Paramızın İsrail'e gitmesini istemiyoruz
'SİYASET YAPIM TARZI ANLAMINDA TÜRKİYE İLE CİDDİ BENZERLİK VAR'
Lula'nın rasyonel bir lider olduğunu ifade eden Özkan, şunları aktardı:
Latin Amerika'da Lula modeli önemliydi. Lula modeli şudur: Kendi coğrafyasıyla ve küresel dünyasıyla barışık bir model. Türkiye'de de ortada da Erdoğan modelidir siyasi yansıması. Biri ortanın solu biri ortanın sağıdır siyasi proje anlamında. Siyaset yapım tarzı anlamında ciddi benzerlikler var bu da ortak bir kader ve ortak bir iş birliği ve daha çok derin bir iş birliği sağlıyor.
Hizbullah katyuşalar ile saldırdı: İsrail askeri mevzileri vuruldu
'BOLSONARO'NUN ÖNGÖRÜLEMEZ VE POPÜLİST POLİTİKASI HALK TARAFINDAN KABUL GÖRMEDİ'
Ülkenin sağcı lideri Jair Bolsonaro'nun ABD ile değil Trump ile iyi ilişkiler içinde olduğunu söyleyen Özkan, yine Bolsonaro'nun öngörülemez, popülist yer yer askeriyeyi gündeme sokan politikasının halk tarafından Brezilya'nın küresel ve bölgesel siyasette etkinliğini kaybetmesi olarak yorumlandı. Lula'nın seçimlerde galip gelmesinin beklenmedik olduğunu vurgulayan Özkan, seçimlerin Bolsonaro'nun gidip gitmemesiyle alakalı olduğunu ve halkın çok net bir şekilde sağcı lidere hayır dediğini ifade etti.
İsrail ordusundan Lübnan'ın güneyine yoğun hava saldırısı: Hizbullah hedefleri vuruldu
'TAHIL KORİDORU BATI'NIN SORUN ÇÖZME TEKELİNE VURULMUŞ CİDDİ BİR HAMLE'
2010 yılında yaşanan ve Tahran Antlaşması ile nihayete eren Türkiye-Brezilya ortaklığının Batı'nın sorun çözme tekeline vurulmuş ciddi bir hamle oluğunu söyleyen Özkan, batılıların sorun çözme tekeline müdahale olarak gördükleri için bu anlaşmayı reddettiklerini ifade etti.
Brezilya'da birçok siyasi mühendislik olayı yaşandığını aktaran Özkan, Batı'nın sorun çözme tekeline meydan okumaların arttığını hatta son dönemde Türkiye'nin Tahıl Koridoru başarısının Batı'nın sorun çözme tekeline yapılmış ciddi bir hamle olduğunu ifade ederek, Batı'nın eskisi kadar sert durmadığını, lehine ise desteklediğini aktardı.
AP dünyaya duyurdu! Hamas silah bırakma şartlarını açıkladı
'BREZİLYA'NIN KÜRESEL ANLAMDA SORUN ÇÖZÜCÜ HAMLELERİNİ GÖREBİLİRİZ'
Lula'nın eski tecrübe birikimiyle gelerek Türkiye ile ortak hareket edecek olmasının büyük bir avantaj olduğunu ifade eden Özkan, sözlerini şöyle bitirdi:
Uluslararası sistemde Batı'nın artık yavaş yavaş gücünün azaldığını kabul etmesi ve diğer ülkeleri daha fazla tanıması manasına gelecek. Lula bundan sonra ekonomik ve siyasal olarak toparlanmayı hızlı bir şekilde yapabilirse muhtemelen küresel anlamda sorun çözücü hamlelerini görebiliriz belki Türkiye ile birlikte farklı hamlelerini de görebiliriz.
BEYZA ÇAKIR/ TRHABER
