Bu kafeye telefonla giriş yasak! Çevrimdışı kafeye giriş yaklaşık 300 lira
Tatil için Amsterdam'a giderseniz Cafe Brecht'e de uğramalısınız. Teknolojik cihazların yasak olduğu bu kafede insanlar sessizliğin, telefonsuzluğun ve kalabalıkta sosyalleşmenin nasıl olduğunu bir kez daha hatırlıyor. Sakinliğin tadını çıkarmak için kafeye girerken 7.50 Euro vermeniz gerekiyor.
Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da bulunan Cafe Brecht'e girmek isteyenler teknolojik cihazlarından kopabilmeyi göze almalı.
Zira burada bahsi geçen cihazların hepsi de yasak.
ESKİ TARZDA TASARLANMIŞ
Kafe, peluş kanepeleri, vintage sanatı ve sıcak aydınlatmasıyla Hollandalıların "gezellig" dediği, "rahat" veya "hoş" olarak özetlenen bir kelime benimsenerek tasarlanmış.
Çevrimdışı Kulüp tarafından düzenlenen Pazar sabahı "dijital detoks buluşması" için kafeye gidenler telefonlarını şık görünümlü bir kilitli kutuya bırakmak zorunda.
Gelenler başlangıçta sohbet ediyor, ardından kendi kendilerine 45 dakika geçiriyor.
Sonra yine iletişim için 30 dakika daha ve ardından 30 dakika daha sessiz zaman geçiriliyor.
Sessiz zamanlarda, başkalarını rahatsız etmemek koşuluyla her türlü aktivite yapılabiliyor.
Çoğu zaman kitap okumak tercih ediliyor.
ÜLKE DIŞINDAN GELENLER BİLE VAR
Kalabalık içinde her yaştan ve milletten insan oluyor.
25 yaşındaki Polonyalı yüksek lisans öğrencisi Ada Popowicz, tezi üzerinde çalışmak ve benzer düşüncelere sahip kişilerle tanışmak için etkinliğe gelmiş.
İtalya'dan Nathalie Tura da farklı bir nedenden dolayı buraya geldiğini söylüyor.
52 yaşında, boşanmış, bekar bir anne, kafa dinlemek için burayı tercih ettiğini söylüyor.
Bir haftalık tatil için buraya gelen Amerikalı Shelley ve Matt Nowak ise telefonsuzluğun nasıl bir duygu olduğunu hatırlamak için kafeyi ziyaret edenlerden.
GİRİŞ 7.50 € (YAKLAŞIK 300 TL)
Üstelik bu deneyimi yaşamanın maddi bir bedeli var.
Çevrimdışı Kulübün fiyatı 7,50 € yani yaklaşık 300 lira.
Ayrıca kafede verdiğiniz siparişlerin ücretini ödüyorsunuz.
"BUNU EVDE DE YAPABİLİRİZ"
Bazı insanlar kafenin ücretli olmasına farklı yorumlar yapıyor.
Kimi "Bunu evde yapabilecekken neden oturup sessiz kalmak için para ödeyeyim ki?" derken bir başkası "Var olduğu için mutluyum ama buna duyulan ihtiyaç çok saçma" şeklinde yorum yapıyor.
Eleştirilerden bir diğeri ise, kişinin çevrimdışı adımını kendi kendini atmaya çalışması gerektiği.
"Bizi telefonlarımızdan uzaklaştıracak bir dış etkiye ihtiyacımız var mı?" sorusu bazı insanların aklına geliyor.
"Bu sizin sorumluluğunuzdayken neden bir etkinliğe gidersiniz ki? Bunu kendiniz yapabilirsiniz?”
ÇEVRİMDIŞI TEK KAFE DEĞİL
Dijital detoks yeni bir şey değil ve Çevrimdışı Kulüp Hollanda'da bu konuda öncü olan tek grup değil.
Power Haus gibi kuruluşlar, herhangi bir gün boyunca dijital detoks inzivaları sunuyor.
Off the Radar, Tilburg'da telefonsuz müzik etkinlikleri düzenleyerek katılımcıları "bağlantıyı keserek bağlanmaya" teşvik ediyor.
HOLLANDA HÜKÜMETİ DE BAZI ADIMLAR ATIYOR
Öte yandan Hollanda hükümeti de çevrimiçi erişimi kısıtlamak için bazı hamleler yapıyor.
1 Ocak'tan bu yana 12-18 yaş arası öğrencilerin okul saatleri içerisinde cep telefonu, tablet ve akıllı saat kullanmasına izin verilmiyor.
PSİKOLOGLAR NE DİYOR?
Hollanda'da yaşayan Psikolog Vassia Sarantopoulou, internette çok fazla zaman geçirmenin birçok nedenden dolayı zararlı olabileceğini söylüyor.
Telefonlarımızı kullandığımızda, kendimizi iyi hissetme hormonu dopaminin küçük bir kısmını salgılıyoruz.
Telefonun "anında rahatlama sağladığını" ve aşırı kullanımın bağımlılığa yol açabileceğini söylüyor .
Sarantopoulou, çevrimdışı kalmanın bazı zararları tersine çevirebileceğini söylüyor:
“Kapatmayı öğrendiğimizde bunun psikolojik, sosyal ve duygusal etkileri ve faydaları olabilir. Ve bu gerçekten özgürleştirici bir deneyim olabilir.”
