Çocuklarımız, çocukluklarını yaşayamıyor! Ebeveynlerin güvenlik ve sağlık kaygıları, minikleri teknolojik cihazlara mahkûm ediyor!
Teknoloji geliştikçe eve kapanıyoruz. Eskiden sokaktan eve girmeyen çocuklarımız artık evden dışarı adım atmak istemiyor. Hatta İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, çocukların dışarda oyun oynayarak geçirdikleri vakit, cezaevindeki mahkumların açık alanda geçirdikleri sürenin altında...
Küçüklüğünüzü hatırlayın, sokakta oynamaktan ne kadar hoşlanırdınız, düşseniz de acınızı umursamaz arkadaşlarınızla vakit geçirmenin tadını çıkarırdınız saatlerce. Hatta annenizin "Ezan okunmadan evde ol" uyarısını çoğu zaman dinlemezdiniz bile. Çünkü sokakta hayat vardı, dostluk vardı, eğlence vardı. Peki şimdi ne var?
KAYGILAR, ÇOCUKLARI EVE KAPATIYOR
Şimdi telefon var, bilgisayar var, tablet var... Çevre korkusu ve güvensizlik yüzünden, okul dışında evden çıkmasına izin verilmeyen çocuklar zaman geçirmek için çareyi bu cihazlarda buluyor. Hem de saatlerce...
İngiltere’de yapılan bir araştırma durumun vehametini ortaya koyuyor. Çocukların park, sokak ve açık alanlarda oyun oynayarak geçirdikleri süreleri gösteren araştırma aslında bu konu ile ilgili acil bir şeyler yapılması gerektiğini gösteriyor.
MAHKÛMLAR BİLE DAHA ÇOK AÇIK ALANDA DURUYOR
Araştırmaya göre, çocukların dörtte üçü, dışarıda mahkumlardan daha az vakit geçiriyor ve beşte biri bir gün boyunca hiç dışarı çıkmıyor. 5-12 yaş arası çocuğu olan 2 bin ebeveynle yapılan araştırma, çocukların %74’ünün dışarıda geçirdikleri sürenin günde 60 dakikadan daha az olduğunu ortaya koyuyor. Birleşmiş Milletlerin hapishanedeki mahkumlar için belirlediği açık havada durma süresi ise en az 1 saat.
Son bir yıl içinde, her dokuz çocuktan birinin herhangi bir doğal ortama ayak basmamış olduğunu duyduğunuzda siz de bu durumdan kaygılanmaya başlayacaksınız eminiz.
EBEVEYNLER ÇOCUKLARIYLA OYNAMIYOR
Araştırma aynı zamanda annelerin çocukları ile birlikte oynamadıklarını ortaya koyuyor. Çocuğuyla 2 saatten fazla oynayan annelerin oranı yalnızca %6. Annelerin en önemli sıkıntıları ise güvenlik ve zaman.
Türkiye'de de durum farklı değil ancak durumu değiştirmek için bir çaba da yok malesef. “Biz arkadaşlarımızla daha fazla oynardık” diyen annelerin oranı %85, “Biz bugünkü çocuklara göre daha fazla yaşayarak, deneyimleyerek, yaparak öğrendik” diyen annelerin oranı ise %81.4
Uzmanlar ise aktif oyun oynamanın, çocukların fiziksel-ruhsal sağlığı ve gelişimi için büyük önem taşıdığını belirtiyor. Çocuklar evlere kapatıldığında, özgür olma becerileri kısıtlanıyor. Ayrıca küçük yaşlarda obezite görülmeye başlıyor ve ruhsal iyilik hali düşüyor.
