Dünya tarihinin her döneminde var olan ancak Suriye savaşı ile birlikte küresel gündemin hakim meselelerinden biri haline gelen göç, Türkiye siyasetinin merkezi tartışma konusu. Bilhassa son yıllarda yapılan tüm seçimler öncesi, mülteci karşıtlığı oy çeken bir siyasi tutum olduğu düşünülerek parti programlarında yer buluyor. Mülteci konusu Türkiye'de partilerin ideolojik konumlanmasında bile büyük kaymalara neden oluyor.
Resmi Gazete'de yayımlandı: AYM Başkanvekilliği görevine Basri Bağcı seçildi
İP MÜLTECİ KARŞITLIĞINI SEÇİM VAADİNE DÖNÜŞTÜRDÜ
Son seçim dönemlerinde özellikle CHP ve İP, mülteci popülizmi ve ırkçılık üzerinden oy devşirme telaşına düştü. Öyle ki Suriyeliler konusu yerel seçimlerde İP için bir seçim vaadine dönüştü.
Antalya'daki teleferik faciasında yeni gelişme! Bakımı yapan şirketten açıklama: Malzemeler...
CHP 2023 SEÇİM KAMPANYASINI MÜLTECİ DÜŞMANLIĞIYLA BAŞLATTI
2023 seçimleri öncesi de mülteci düşmanlığı parti stratejilerine alınmış durumda. Özellikle sosyal demokrat olduğu iddiasıyla siyaset yapan CHP'nin, Avrupa faşitleri ve aşırı sağ partilerinin söylemlerine benzer bir söylem geliştirdiği görülüyor. Çünkü Avrupa'da mülteci korkusu üzerinden inşa edilen popülist söylemin seçimlerde oy dağılımını etkilediği bir gerçek.
Avrupa aşırı sağından ilham alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir video mesaj yayınlayarak iktidara geldikleri takdirde Türkiye'deki Suriyeli göçmenleri iki sene içerisinde Suriye'ye geri göndermeyi vadetti. Bunun anamuhalefetin en önemli beş seçim vaadinden biri olduğu açıklandı.
AKOM'dan peş peşe uyarı! Saaat verildi: 45 kentte kuvvetli bekleniyor!
CHP'Lİ BAŞKAN: SURİYELİLERE SU BİLE YOK
CHP'deki ırkçılık krizi bununla da kalmadı. CHP'li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Genel Başkan'ın açıklamalarını gölgede bırakacak denli faşizm kokan bir açıklama yaptı; kentinde yaşayan yabancı uyruklu kişilerin su faturası ve katı atık vergisi ücretlerine 10 kat zam yapılacağını açıkladı. Yani mültecilere su bile vermeyeklerini söyledi.
Açıklamaların rasyonel bir tarafı yok ancak "Suriyelileri geri göndereceğiz" vaadi de ''Su bile vermem'' faşizmi de Türkiye'deki ırkçı tırmanış açısından tedirgin edici. 2023 seçimlerinde Suriyeli mülteciler konusunu CHP ve İP'in sonuna kadar kullanacağı bugünden görünen bir gerçek.
Kızını taciz eden baba tutuklandı mı, ne oldu? Kızını taciz...
SOSYAL MEDYADA 'SURİYELİ' YALANLARI
Mülteci düşmanlığında manipülasyonun en etkin ve hızlı yapıldığı yer elbette sosyal medya. Suriyelilere dair büyük kısmı gerçekliğe dayanmayan, asılsız söylentiler sosyal medyanın en kullanışlı operasyon malzemelerinden.
Bir hesaptan paylaşılan ve sistematik şekilde yayılan ''Suriyeli sığınmacılar ülkesi için savaşmaktan kaçmış'', ''Tecavüzcü, tacizci Suriyeli'' gibi ifadelerle bir toplumsal grup kriminalize ediliyor. Herhangi bir olayda ilk servis edilen haberde fail mutlaka Suriyeli olarak gösterilmeye çalışılıyor. Mülteciler her olayın potansiyel suçlusu haline geliyor.
Devletin Suriyelilere maaşa bağladığı, bedava sağlık hizmeti verdiği, üniversitelere sınavsız kabul ettiği, seçimlerde oy kullandırdığı, İşyeri açıp vergi vermedikleri yalanları dolaşıma sokuluyor. Sosyal medyadaki en popüler faşist yorumlar tıpkı Avrupa faşitlerinde olduğu gibi ''Suriyeliler ekmeğimizi çalıyor, kendi gençlerimiz işsizken onlar çalışıyor'', ''Suriyeliler sahillerde keyif yapıp nargile içiyor'' paylaşımları.
Anzak torunları Çanakkale'de! Geleneksel şafak ayini yapıldı
UYDURMA OLAYLARLA PROVOKASYON
Bazen güncel bir olaya bile gerek duyulmuyor. Eski bir fotoğraf alınıyor, değiştiriliyor ve servis ediliyor. Hızla yayılan yalanlarla Suriyeliler hedefe konuluyor. Tıpkı geçtiğimiz gün yaşanan afiş provokasyonu gibi.
Sosyal medya aracılığıyla busahte haberler büyük bir hızla yayılıyor, trend listesinde birinci sıraya yğkseliyor. Sonuçta toplumda oluşturulan negatif Suriyeli algısı toplumsal planda yerleşiyor.
PROVOKATİF HABERLERİ KİM YAYIYOR?
Peki bu haberleri ilk kim dolaşıma koyuyor? Yalan haberi ilk servis eden ya da yaygın şekilde yayılmasına neden olan kişiler genellikle muhalif siyasi figürler ve muhalif medya kurumları. İP'den ihraç edilen Ümit Özdağ bu isimlerden biri. Özdağ sistematik olarak Suriye düşmanlığı yapıyor, yalan haberleri dolaşıma sokuyor.
İP'li Lütfü Türkkan da sosyal medyadaki Suriyeli karşıtı operasyonun siyasi figürlerinden. Türkkan zaman zaman Suriyelileri hedef alan paylaşımlarıyla gerçeği yansıtlamayan haberleri dolaşıma sokuyor. Yalan operasyonuna destek veriyor.
23 Nisan okullar tatil mi? 2024 Üniversite ve liseler açık...
MALTA'DAN VATANDAŞLIK ALAN PATRONLAR DA MÜLTECİ DÜŞMANI
Avrupa ırkçı aşırı sağının mülteci karşıtı söylemlerini kopyalayanlar ve muhalefetin ırkçı tekliflerine destek verenler arasında iş dünyası çevresi içinde yer alan isimler de var. Densa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı'nın eşi Arzu Sabancı, sosyal medyada paylaştığı "Ülkemde mülteci istemiyorum" ifadeleriyle Suriyelileri Türkiye'de sessiz işgal yapmakla suçladı. Sosyal medyada büyük tepki çeken paylaşıma gelen tepkilerde Arzu Sabancı ve ailesinin Malta vatandaşlığı hatırlatıldı.
Hande Sarıoğlu ve Yağmur Çevik canlı yayında kavga mı etti,...
KRİTİK DÖNEMLERDE IRKÇI PROPAGANDA ARTIYOR
Suriyeli düşmanlığı konusu aslında zaman ayarlı bir operasyon unsuru. 2023 seçimleri öncesi bir tartışma haline getirilen bu başlık kritik dönemlerde tartışmaya açılıyor. Suriye'ye askeri operasyon dönemlerinde Suriyueli düşmanlığı kaşınıyor. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Afrin operasyonları öncesinde sistematik olarak Suriyeli düşmanı haberler yayılıyor.
CHP ve İP'nin başını çektiği muhalif blok, terör örgütü PKK/PYD'ye karşı operasyonların gündeme geldiği dönemlerde eş zamanlı olarak mülteciler konusunu gündemin merkezine yerleştiriyor.
Polisten kaçan hırsızı önce çelme takıp yakaladı sonra çayını içmeye...
MÜLTECİ MESELESİNDE AK PARTİ NEREDE DURUYOR?
CHP savrulduğu mülteci karşıtı siyasette aslında bir kimlik krizi yaşıyor; Aşırı sağcı ve hatta faşist bir siyasi dil kullanıyor. Peki AK Parti bu konuda nerede duruyor? Aslında Ak PartiCHP'nin savrulduğu popülizme güçlü duruş sergileyen tek parti. Erdoğan karşıtlığıyla siyasi aşırılığa savrularak, Avrupalı faşistleri kopyalayan CHP'ye karşın AK Parti mülteci meselesin, insani ve rasyonel çizgiden kopmadan ele alıyor. Üstelik bunu Suriyeli göçmenler meselesinin yol açtığı siyasi maliyete rağmen devam ettiriyor. "Bu ülkede iktidarda olduğumuz sürece, bize sığınan Allah'ın kullarını katillerin kucağına atmayız" sözleriyle Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'nin kuzeyinde bir güvenli bölge oluşturularak göçmenlerin büyük bir bölümünün bu bölgeye yerleştirilmesi gerektiğini düşünüyor.
