Terör örgütü DEAŞ'ın Suriye, Kobani'yi (Ayn el Arap) işgal edip orada terör örgütü PKK mensubu teröristlere karşı saldırı girişimine engel olmak amacıyla HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın provokatif çağrısıyla Diyarbakır ve bölge genelinde binlerce kişi sokaklara aktı. Olaylar 3 gün sürdü ve hemen ardından provokasyonda yer alan faillerin bukunması için Emniyet Terörle Mücadele Ve İstihbatat Şubesi çalışmalara başladı.
Hastaneyi birbirine kattı: Gözaltına alınan eşek kaçmaya çalıştı!
SANIKLARDAN BİRİNİN ASKER OLDUĞU ANLAŞILDI
Yüzlerce kişi toplu şekilde gözaltına alınarak, tutuklandı ve bu kişilerin haklarında davalar açıldı. Diğer taraftan yargılama aşamalarında ilginç durumlar ortaya çıktı. Yasin Börü ile arkadaşlarının öldürüldüğü olaylara ilişkin tutuklanan sanıklardan E.A'nın İzmir Menemen 57. Topçu Piyade Tugayı 2. Tabur 3. Batarya Komutanlığında asker olduğu ortaya çıktı.
Sabah'ın haberine göre, 'Fail' olarak yakalanan A.T'nin de Bingöl Yayladere 2. Jandarma Komando Taburunda asker olduğu tespit edildi. Mahkeme, sanıkların asker olabileceğini, fakat 6-8 Ekim tarihlerinde hava değişimi sebebiyle izinli olup Diyarbakır'da olabilme olasılığı sebebiyle bağlı oldukları birliklerle yazılı iletişime geçti. Buna karşılık olan gelen cevapta her ikisinin de bahse konu tarihlerde kışla dışına çıkmadıkları cevabı verilince jet hızıyla tahliye edildiler. Aynı dosyada tutuklu olan A.A.Y'nin de 6-8 Ekim Kobani olaylarına katıldığı iddia edilirken, cezaevi ve infaz savcılığıyla yapılan yazışmada onun da Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu olduğu ortaya çıktı.
Daha sonra 'fail' olarak yakalanan 97 kişi olaylarla ilgileri bulunmadığı için beraat ederken, bazılarının pijama ile ayağında terlikle ekmek almaya giderken, bazılarının hasta ziyaretinden dönerken, bazılarının nöbetçi eczane ararken yakalandıkları ortaya çıktı. Bu gelişme üzerine mahkemeler Emniyet Müdürlüğüne yazı yazarak, fail diye yakalanan kişilerin olaylara katıldıklarına dair somut, inandırıcı kesin delil bulunmadığını, bu kişilerin olayların içinde birebir yer aldıklarına dair yakalandıkları cadde ve ana arterlerdeki MOBESE kayıtlarının gönderilmesini istedi. Gelen cevapta, "O gün MOBESE'ler çalışmıyordu" cevabı verildi. Mahkemenin "zırhlı araçlara ait varsa kamera görüntüleri ve çevredeki esnaflara ait güvenlik kamera görüntülerini gönderin" dedi. Bu kez de araçlarımızın kameraları o gün çalışmıyordu" cevabı verildi.
İstanbul'da hareketli dakikalar! Silahlı kuyumcu soyguncu: Bir kişi vuruldu!
183 İHRAÇ
Faillerin bizzat tem ve istihbarat şubede görevli FETÖ'cü polislerce gizlendiği, alakasız kişilerin 'fail' olarak adli makamlara sevk edilip yargılamaların tıkanmasını amaçladıkları bildirildi. Kobani soruşturmalarında faillerin tespitine yönelik o dönem görevli kılınan Tem ve İstihbarat Şubede görevli polis, komiser, komiser yardımcısı ve büro amiri düzeyinde 183 polisin bu olaylardan 1 yıl sonra yani 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ihraç edildikleri, bazılarının halen tutuklu olduğu, bazılarının da yurtdışına kaçtıkları bildirildi. O dönem Kobani olaylarıyla ilgili yargılamaları yapan üst düzey bir yargı mensubu, "FETÖ'nün buradaki asıl amacı bölge halkıyla devleti karşı karşıya getirmekti. Fail diye karşımıza çıkardıkları kişilerin pijamayla, terlikle yakalandıklarına, bazılarının cezaevinde, bazılarının askerde olduklarına tanıklık ettik. Amaçları masum insanları fail diye fişleterek devlete düşman haline getirmek, diğer yandan da asıl failleri gizleyerek onların dışarıdaki provokasyonlarına çanak tutmaktı. Bu soruşturmada görev alanların hatırı sayılı bir kısmının FETÖ'den ihraç olmaları da oldukça manidar." dedi.
