150 kilometreden daha uzun bir menzilde hedeflerini yüksek hassasiyetle vurabilen yeni nesil seyir füzesi ÇAKIR bu yıl içerisinde testlere başlıyor.
Savaş uçakları ve SİHA'ların yanında SİDA'ların da ana mühimmatlarından biri olması beklenen ROKETSAN yapımı ÇAKIR, Türk Silahlı Kuvvetleri için büyük bir güç çarpanı olacak.
TEKNOFEST kapsamında öğrencilerin Aksaray'daki roket yarışmalarını izleyen ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, ÇAKIR'ın mart ayı sonunda kamuoyuna tanıtıldığını hatırlatarak müjdeyi şöyle verdi:
"İnşallah bu sene sonunda başarıyla atışını gerçekleştireceğiz. Hızlıca TSK'ya, dost ve kardeş ülkelerimizin kullanımına sunacağız."
Murat İkinci
ROKETSAN'ın 3 bine yakın mühendisle AR-GE çalışmalarına devam ettiğinin altını çizen İkinci, kurumun mottosunu bir kez daha hatırlattı: Denizlerin dibinden uzayın derinliklerine kadar savunmanın ihtiyacı olan bütün teknolojileri geliştirebilecek bir altyapı kurmak...
F-35 gaz kaçırınca pilot kokpitten aşağı atladı: Amerikan ordusu neyi...
ÇAKIR'IN ÖZELLİKLERİ SAYMAKLA BİTMİYOR
TÜBİTAK SAGE üretimi SOM füzesine benzer özellikler taşıyan ÇAKIR mühimmatı, savaş uçaklarından, AKINCI ve AKSUNGUR SİHA'larından, insansız uçak KIZILELMA'dan ve insansız deniz aracı İDA'lardan atılabiliyor. ÇAKIR'ın ilk deneme atışının AKINCI TİHA'dan yapılacağı açıklandı.
Kale Arge tarafından geliştirilen yerli ve milli KTJ-1750 turbo-jet motora sahip ÇAKIR, tasarımının getirdiği çeviklik sayesinde, görev planlama esnasında tanımlanan üç boyutlu dönüş noktalarını içeren görevleri kolaylıkla icra edebiliyor. ÇAKIR, hedef üzerinde vuruş noktası seçimi ve özgün harp başlığı ile hedeflere karşı yüksek imha kabiliyeti sunuyor.
Gelişmiş ara safha ve terminal güdüm sistemleri ile ÇAKIR, hedeflerine tüm hava koşullarında yüksek hassasiyetle angajman sağlayabiliyor. Ağ tabanlı veri-bağı sayesinde hedefe ilerlerken kullanıcı seçimine bağlı olarak, hedef değiştirme ve görev iptaline de olanak sağlıyor.
ÇAKIR'ın en dikkat çeken özelliklerinin başında ise platformda çoklu taşımaya imkan veren tasarımı ve sürü konseptinde görev icra yeteneği geliyor. Çok sayıda mühimmatla koordineli taarruz imkanı veren sürü konsepti ile düşmanın savunma sistemlerinin aşılması kolaylaşırken, bir ya da birden fazla hedefte yüksek etkinlik sağlanıyor.
Radar soğurucu özellikli özgün gövde tasarımı sayesinde ÇAKIR yüksek beka kabiliyeti sunuyor. Deniz üzerinde su sathına çok yakın uçuş, kara üzerinde ise arazi maskeleme kabiliyetlerine ek olarak radar soğurucu gövde yapısı ile düşman hava savunma sistemlerince tespit edilebilirliğini en az seviyeye indiriyor.
ÇAKIR karıştırmaya dayanıklı GNSS ve altimetre destekli ataletsel navigasyon sistemi ile yoğun elektronik karıştırmanın olduğu durumlarda da seyrine devam edebiliyor.
Türkiye'nin 12 adet askerî uçak satın aldığı söylentisi ciddiye bindi:...
MİNİ MÜHİMMATLAR SINIFININ EN İYİSİ
Türk SİHA'larının dünyada yaygın kullanımıyla birlikte ROKETSAN'ın mini mühimmatları da yeryüzünün her yanına ulaştı. Murat İkinci, ROKETSAN üretimi mini mühimmat ailesinin kendi klasmanında dünyanın en iyi olduğunu ifade etti. İkinci şunları söyledi:
"Mini akıllı mühimmatlarımız şu anda en çok bilinen aile. MAM-L ve MAM-C en son ürettiklerimiz. Bunların üzerindeki teknolojiler ciddi oranda artırıldı. Dünyada klasmanındaki en iyi mühimmatlar diyebiliriz. Çok ciddi başarılara imza atıyoruz. Artık ulusal başarıyı da geçtik. Uluslararası anlamda İHA ve SİHA'larla beraber kullanımları çok üst düzey yeteneğe kavuşmasını sağladı. Bizim milli olarak yaptığımız bu mühimmatlar, yeni akıl ve en son teknolojiyle yapılıyor. Vuruş yeteneği ve menzillerinin artırılması için çalışmalarımıza devam ediyoruz."
TEI Genel Müdürü TJ300'ü böyle anlattı: Yakıtı koyarsan füzeyi 2...
UYDULARI UZAYA TAŞIYACAĞIZ
Uzay teknolojileri konusunda çalıştıklarını da hatırlatan İkinci, "Bunun için çok ciddi bir altyapı oluşturulmuş ve yatırımlarımıza devam ediyoruz. ROKETSAN, 1 milyar doların üzerindeki büyük bir altyapıyı hayata geçiriyor. 2020'de Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi'ni açtık. Burada ortaya çıkartılan ürünlerle ülkemizin uzay yarışında ön plana çıkabilmesi için çalışıyoruz. Bağımsız teknolojileri geliştiriyoruz" dedi.
Uzaya fırlatılan yerli roketlerle 2017 ve 2020'de 136 kilometreye ulaşarak Türkiye'nin bağımsız uzaya erişimini sağladıklarını vurgulayan İkinci, bundan sonraki hedefin uyduları uzaya taşıyacak platformları hayata geçirmek olduğuna vurgu yaptı.
