ABD ve Avrupa, Gezi kalkışmasının finansörü 'Kızıl Soros' lakaplı Osman Kavala'nın tutukluluğu konusunda boş durmuyor. ABD'den 'Türk yargısına müdahale' anlamı taşıyan mesajlar sonrası bir adım da Avrupa'dan geldi. Avrupa Konseyi, İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kavala'nın serbest kalması gerektiğine dair içtihadı uygulanmadığı takdirde Türkiye'ye yönelik 'ihlal prosedürüne başlanacağını' bildirdi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 10 Aralık 2019 tarihinde verdiği kararda Kavala'nın 'makul şüphe olmadan, siyasi nedenlerle tutuklanması ve bireysel başvurusunun makul sürede incelenmemesini' gerekçe göstererek, bu durumun hak ihlali olduğunu iddia etmişti. AİHM bu nedenleri öne sürerek Kavala'nın derhal serbest bırakılması gerektiğini savunmuştu.
Bağımsız Türk yargısının AİHM kararlarını uygulama zorunluluğu bulunmuyor. Ancak AİHM içtihadının uygulanmasını denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) taraf olan tüm devletler için AİHM kararlarının bağlayıcı olmasına yönelik adım atabiliyor. Bu adımlar arasında Türkiye'nin Avrupa Konseyi'ndeki oy ve veto hakkının askıya alınması gibi seçenekler mevcut. Fakat Türkiye'ye karşı böyle bir ihtimale başvurulması, AB-Türkiye ilişkilerinde doğuracağı sonuçlar bakımından pek mümkün görünmüyor.
2017 yılında tutuklanan Kavala, Gezi Parkı davasındaki tutukluluğunu Anayasa Mahkemesi’ne taşımış, AYM 22 Mayıs 2019’da başvuruyu reddetmişti. Bu karar sonrası Kavala, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gitmişti. Kavala'nın Gezi eylemcilerine para dağıttığı, ABD Büyükelçiliği görevlilerinin talimatı doğrultusunda gazetecileri yönlendirdiği daha önce dinleme kayıtları ve tanık ifadeleriyle belgelenmişti. F-16 savaş uçaklarının ABD tarafından modernize edilmesi işinde bir dönem aracılık yapan Kavala, kamuoyuna 'sosyalist işadamı' olarak pazarlanıyor.
