Yandex Metrica

Kahve sağlıklı mı? Kahvenin faydaları ve zararları nelerdir? Ne kadar tüketmek lazım?

Kahve sağlıklı mı? Kahvenin faydaları ve zararları nelerdir? Ne kadar tüketmek lazım?

"Kahve yararlı mı, zararlı mı? Günde kaç fincan kahve içmek gerek?" Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, merak edilen bu soruların cevabını etkileyici biçimde açıklıyor.

Sağlık

07.04.2024, 14:57

Beslenme şekli ve gıdaların insan sağlığına etkilerine ilişkin yaptığı araştırmalarla tanınan Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, Türk insanının vazgeçilmezi 'kahve'yi anlattı... İşte Prof. Yörükoğlu'nun anlatımından a'dan z'ye 'kahve'.

Yavuz Sultan Selim'in Yemen Valisi Özdemir Paşa kahve ile tanışır, çok sever ve kahveyi İstanbul'a taşır. Böylece Türk kahvesi efsanesi başlar ve İstanbul halkı kahveyi çok sever. İstanbul çapında çok kısa bir süre içinde yüzlerce kahvehane açılır. 

Bu kahvehaneler bir süre sonra sosyal hayatın merkezi haline geldi. 16 yüzyılın ortalarında İstanbul'a gelen Venedikli tüccarlar kahveyi Avrupa'ya taşırlar. 

Uzun yıllar 'Türk kahvesi' olarak anılan kahve, yıllar içinde Avrupalıların damak zevklerine göre modifikasyona uğrayarak bir evrim yaşadı ve bugünkü değişik kahve tablosu ortaya çıktı. Bugün kahve milyar dolarlık bir pazar... 

Dünyaya kahveyi tanıtan Türklerin bu pazardaki payı konusuna girmeyerek biz kahvenin faydaları ve zararlarını anlatalım. 

'Kahve' derken, harbi Türk kahvesinden veya filtre kahveden bahsediyoruz. Köpüklü, aromatik kahveli içeceklerden bahsetmiyoruz. 

Kahve zihni açar, enerji düzeyinizi artırır. Kahve denince ilk akla gelen şey tabii ki kafein. Kafein, dünyada en çok kullanılan psikoaktif yani uyarıcı madde konumunda. 

Kahvenin içilip kana karışmasından sonra kafein beyne ulaştığında beyinden dopamin noradrenalin gibi hormonların salgılanmasına neden olur. 

Bu moleküllerin özelliği, sinirsel iletimde hızlanmaya neden olmalarıdır. İşte beyin aktivitesinin artması bundan ileri gelir. 

Bilimsel çalışmalar kahve içildikten bir süre sonra yapılan testlerde insanların dikkat, hafıza ve refleks gibi reaksiyonlarında önemli artışlar olduğunu göstermektedir. 

Kahvenin çok ilginç bir başka etkisi yağ yakıcı özelliğinin olmasıdır. Yapılan bilimsel çalışmalar kahvenin egzersizle birlikte yağ yakma oranını yüzde 3 ila 10 düzeyinde artırabildiğini göstermektedir. 

Kahve içilmesiyle birlikte enerji düzeyinde de yine yüzde 10 civarında bir artış olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. 

Kahvenin önemli bir başka özelliği ise fiziksel performansı artırmasıdır. Yağ hücrelerinin yakılması sonucu kanda enerji olarak kullanabilen serbest yağ asitlerinin açığa çıkması sonucu fiziksel performansta 100'de 15'e kadar varan artışlar olduğu gözlenmektedir. Enerji içeceklerinde yüksek miktarda kafein bulunmasının sebebi de budur. 

Kahvenin bir özelliği de yüksek oranda antioksidanlar içermesidir. Şaşırtıcı olabilir ama kahvede başta klorojenik asit ve hidrosinamik asit olmak üzere polifenol antioksidanlar çok yüksek miktarda bulunur. Bu antioksidanlar hücrelerimizi DNA hasarına ve oksidasyona karşı korumaktadır. 

Öte yandan kahve çok önemli mikro besinler içerir. Bu mikro besinlerin başında magnezyum, manganez ve demir gibi mineraller, B2, B3 ve B5 gibi B kompleks vitaminleri ve potasyum gelir. 

O burçtaki kadınlar jinekolojik sorunlar yaşayacak! Yengeçler solunum sıkıntısı çekebilir! İşte bugünkü sağlık durumunuz! Burcunuz ne söylüyor? O burçtaki kadınlar jinekolojik sorunlar yaşayacak! Yengeçler solunum sıkıntısı çekebilir!... Haberi Görüntüle

ALZHEIMER VE PARKINSON'U ÖNLÜYOR 

Kahvenin bir başka ilginç özelliği de Alzheimer hastalığına karşı korumasıdır. 

Yapılan geniş çaplı bilimsel çalışmalar düzenli olarak kahve tüketenlerin Alzheimer hastalığına yakalanma oranlarının yaklaşık yüzde 60 daha düşük olduğunu göstermektedir. 

Bu etkileri, beyinde sinirsel iletimi hızlandırmasından ve beynin faaliyetlerinin artmış olmasından kaynaklanmaktadır. 

Yine beyin üzerine etkilerinden bir tanesi de Parkinson hastalığına karşı koruma sağlamasıdır. 

Parkinson hastalığı beyinde dopamin denilen hormonun üretimini yapan hücrelerin zayıflamasından veya ölmesinden kaynaklanmaktadır. 

Kahveyle kafein alınması ise beyinde dopamin salgılanmasını artırmakta ve muhtemelen bu sayede Parkinsona karşı koruma sağlamaktadır. 

Sayısal bilimsel çalışma, düzenli olarak kahve tüketen kişilerde Parkinson hastalığına yakalanma oranının yüzde 30 ile 60 daha az olduğunu göstermektedir. 

O öğünü atlamak felç riskini artırıyor! Peki oruç tutmak aynı etkiye sahip mi? Araştırma sonucu şaşırtıyor O öğünü atlamak felç riskini artırıyor! Peki oruç tutmak aynı... Haberi Görüntüle

ŞEKER HASTALIĞINI ÖNLÜYOR

Kahvenin başka bir ilginç etkisi de Tip2 şeker hastalığına karşı koruma sağlamasıdır. Yapılan çalışmalar düzenli olarak kahve içilmesinin Tip2 diyabete karşı koruma sağladığını göstermiştir. Hatta yaklaşık 500 bin kişiyle yapılan çok geniş çaplı bir çalışma, günde içilen her bir fincan kahvenin şeker hastalığı riskini yüzde 7 düşürdüğünü göstermiştir. 

Kahvenin en önemli ve en iyi bilinen etkilerinden bir tanesi de karaciğer üzerinde olan koruyucu etkisidir. Sayısız bilimsel çalışma, kahve içmenin karaciğer üzerindeki faydalı etkilerini göstermektedir. 

Mekanizması tam anlaşılamamakla birlikte kahvenin her türlü sebepten dolayı karaciğer yağlanmasını engellediğini ve azalttığını, karaciğer sirozuna karşı koruma sağladığını göstermektedir. Bir çalışmaya göre, günde 4 fincan kahve içmenin karaciğer sirozu riskini yüzde 80 azalttığını göstermiştir. 

20 yıl boyunca yapılan geniş çaplı bir çalışmada düzenli olarak kahve içen diyabetik hastalarda ölüm riskinin yüzde 30 azaldığı görülmüştür. 

Tuvalet kağıdı alırken en beyazını mı seçiyorsunuz? Ambalajlarda o ifadeler varsa uzak durun Tuvalet kağıdı alırken en beyazını mı seçiyorsunuz? Ambalajlarda o ifadeler... Haberi Görüntüle

NE KADAR KAHVE TÜKETMELİYİZ? 

Şimdiye kadar kahvenin hep olumlu ve faydalı etkilerinden bahsettik. Peki bu mübareğin hiçbir zararlı etkisi yok mu? Var tabii ki. 

Kahvenin en önemli etkilerinden bir tanesi, buna çok alışık olmayan kişilerde anksiyete, yani huzursuzluğa neden olmasıdır. 

Kahvenin beyindeki uyarıcı etkisi insanda genel bir ajitasyon, heyecanlanma duygusuna neden olabilir. Alışık olanlarda pek görülen etkiler değil bunlar. 

Kahvenin olumsuz olabilecek en önemli yan etkisi ise uyku bozukluğuna neden olmasıdır. Özellikle alışkın olmayan kişilerde belirli bir saatten sonra kahve içmenin uyku kalitesini önemli ölçüde bozduğu çok iyi bilinmektedir. 

Kahvenin bir başka etkisi de kişide çarpıntı hissine neden olmasıdır. Kahve genel uyarıcı etkisi ve biraz da kalbi hızlandırıcı etkisi nedeniyle bazı kişilerde kalp hızındaki artış bir çarpıntı olarak hissedilir ve rahatsızlık verebilir. 

Kahve içmenin bir başka önemli yan etkisi de tansiyonu yükseltmesidir. Biraz önce bahsettiğimiz gibi beyinden noradrenalin ve adrenalin gibi hormonların salgılanması damarlarda büzüştürücü ve tansiyonu yükseltici etki gösterirler. Bu özellikle düzenli kahve içmeyen ve buna çok alışık olmayan kişilerde nükseder. 

Düzenli olarak içilen kahvenin tansiyonu kalıcı olarak yükseldiğine dair herhangi bir bilimsel veri yok. 

Kahvenin bir etkisi de ellerde titremeye neden olmasıdır. Özellikle doğal bir şekilde yapısal olarak elleri hafif titreyen kişilerde kahve içmesiyle bu belirtilerin arttığını görebiliyoruz. Dolayısıyla bu şekilde kahveye hassas olan kişilerin bundan kaçınmasında fayda var. 

Kahvenin şaşırtıcı bir etkisi de halsizliğe neden olmasıdır. O da şöyle: Kahve içildiği zaman kişide genellikle bir canlılık ve bir enerji artışı oluyor ancak bazı zaman bu artış bir süre sonra tam tersine dönüp kişide bir halsizliğe neden olabiliyor. 

Kafeinin bir etkisi de sık idrara çıkmaya neden olmasıdır. Özellikle alışık olmayan kişilerde kahve içildikten bir süre sonra böbrek damarlarındaki genişleme ve kalp hızında ve tansiyonda hafif yükselmeye bağlı olarak idrara çıkışta bir artış olur. 

Son olarak kafein bağımlılığından bahsedelim. Kafein esasen çok güçlü bir bağımlılık yapıcı madde olmamakla birlikte uzun süre ve düzenli olarak kahve içen kişiler eğer belirli zamanlarda kahve içemezlerse onlarda sanki bir bağımlılık varmış gibi bir huzursuzluk, bir yorgunluk ve düşkünlük hali gelişebiliyor. 

Burada diyeceksiniz ki, "Kahveyi ne kadar içmeliyiz?" 

İşin doğrusu kahvenin bir dozu yok Amerikan FDA'nın önerdiği maksimum kafein dozu günde 400 miligramdır. 

Referans olması bakımından bir fincan Türk kahvesinde -ki yaklaşık 50-60 mililitredir- 60 miligram kafein vardır. 

Öte yandan 150 mililitre bir filtre kahvede de yaklaşık 100 miligram kafein var ama bu demek değil ki herkes günde 4 fincan filtre kahve ya da 6-7 fincan Türk kahvesi içebilir; bu çok kişiye fazla gelebilir. 

Bu arada günde 1000 miligrama kadar kafein alıp da bundan herhangi bir yan etki görmeyen alışık kişiler de var. Bu etki genelde kişinin yapısına ve kafeyi yıllar içinde ne sıklıkla içtiğine göre değişmektedir. 

Unutmayalım ki çayda ve kolalı meşrubatlarda da hatırı sayılır miktarda kafein vardır. Enerji içeceklerinden hiç bahsetmiyorum, onlardan zaten her hâl ve şartta uzak durmalıyız. 

Her konuda olduğu gibi kahve konusunda da ölçülü olmakta fayda var. 

Habere Tepki Ver

0

0

0

0

0

0

0

0


Loading