• G.ALTIN

    3.548,63

  • DOLAR

    36,6479

  • EURO

    40,0237

  • BIST 100

    10.862,14

  • BITCOIN

    $83.171

Spor yazarları ve Ada basını Mourinho'ya yüklendi: Ah Kadıköy, makus talih, Komplonun kurbanı oldu...

Spor yazarları ve Ada basını Mourinho'ya yüklendi: Ah Kadıköy, makus talih, Komplonun kurbanı oldu...

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda, 3-1 kaybettiği ilk maçın rövanşında 2-0’lık galibiyetle normal süreyi ve uzatmayı önde tamamlayarak maçı penaltılara taşıdı. Ancak, penaltı atışlarında Rangers’a 3-2 yenilerek Avrupa’ya veda etti. Bu dramatik maç, İskoçya basınında geniş bir şekilde yer bulurken, özellikle José Mourinho’nun karşılaşma sonrası yaptığı açıklamalar büyük ilgi gördü. Ada medyası, Fenerbahçe'nin gösterdiği büyük mücadeleyi takdir ederken, Rangers’ın penaltı zaferine de vurgu yaptı.

Fenerbahçe'nin UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda Rangers'a elendiği maç Ada basınında manşetleri süsledi.

The Guardian: "Butland'ın penaltılardaki kahramanlığı Fenerbahçe'yi batırdı."

BBC: "Jack Butland'ın penaltılarda gösterdiği kahramanlık Rangers'ı UEFA Avrupa Ligi'nde çeyrek finale taşıdı."

SkySports: "Ibrox'taki gergin gecede Rangers, Jack Butland'ın penaltı kahramanlığıyla Avrupa Ligi'nde çeyrek finale yükseldi."

TNTSports: "Rangers penaltı atışları sonrası Jose Mourinho'yu saf dışı bıraktı, Fenerbahçe elendi."

Independent: "Jose Mourinho, Fenerbahçe'nin Rangers' elenmesi sonrası "küstah" hakeme yüklendi."

DailyMail: "Butland, Ibrox'taki özel gecede penaltılarla kahraman oldu."

TheHerald: "Jose Mourinho, Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi'nde Rangers'a penaltılarla elenmesinin ardından hakeme ve VAR görevlilerine ateş püskürdü. Tecrübeli menajer, Ibrox'ta oynanan penaltı atışlarından önceki 120 dakikada takımının üç penaltı kazanması gerektiğini savundu."

TheSun: "Öfkeli Mourinho, Rangers maçı sonrası hakemlerin Fenerbahçe'nin 3 penaltısını vermediğini söyledi. Maç sırasında kart gören Portekizli, hakemi de "kibirli" olarak nitelendirdi."

DailyRecord: "Öfkeli Mourinho bir komplonun kurbanı olduğundan korkuyor. Özel biri, Roma'nın Bükreş'te Sevilla'ya kaybettiği 2023 Avrupa Ligi Finali'nin ardından patlak veren sert tartışmanın ardından Fenerbahçe'nin bunun bedelini ödediğine dair yeni korkular yarattı."

"MOURİNHO PENALTICILARI DAHA İYİ BELİRLEYEBİLİRDİ"

Mourinho hatalarından ders çıkartabilecek kadar tecrübeli ve akılı bir teknik adam. Geçen hafta ikinci yarıda yaptığı değişikliklerle o her zaman bahsettiği dengeyi bozmuş, Fenerbahçe boşalmış orta sahası ile Rangers'tan üç gol yemişti. Dün Dzeko ve Tadic'i yedek oturtup orta sahayı Fred ve Amrabat'la yapmak işte o dengeyi getirdi. İlk 30 dakika belki Fenerbahçe'nin hücum istatistiklerinde parlak bir görüntü çizmese de Ibrox tribünleri bütün maçı tırnaklarını yiyerek izlediler. Szymanski'nin nefis golü, ikinci golde Mert'in ısrarla hücum bindirmesi ve sahanın en iyisi Fred önderliğinde turu geçmeyi hak eden bir futbol... İskoçlar İstanbul'da maden bulmuşlardı. Dün Cerny'nin yetenekleriyle oyuna tutunmaya çalıştılar. İkinci topları Fred ve Amrabat toplayınca geçiş hücumu bulmakta da zorlandılar. Mourinho'nun takımı 90 dakika içinde fişi çekebilirdi. 19 hücumun golle sonuçlanan isabetli 2 şut dışında çerçeveye topu vuramamak ilk maçta olduğu gibi dün de sorundu. Uzatmalarda İrfan Can'ın nefis kurtarışının altını çizmek lazım… Tadic çok kaçırdığı bilindiği halde (geçen sene Olymepiakos eşleşmesinde kaçırmıştı) ilk penaltıcı olmasa tur gelir miydi? Cevabı yok bu sorunun. Futbol garip oyun… Sonuçta canını dişine takarak oynayan Fred de kaçırdı. Mou penaltıcıları ve sıralamasını daha iyi belirleyebilirdi. Ama ondan daha önemlisi elbette ki Kadıköy'deki hataları…

(Bülent Timurlenk-SABAH)

"TAKIM İNANMIŞTI AMA OLMADI"

İstanbul'daki skorun ağırlığını hissediyorlardı. Rangers da bu avantajından vazgeçecek gibi değildi. "Kora kor" dediğimiz temaslı, yakın ve tempolu şekilde karşıladılar Fenerbahçe'yi. Oyunu kurdurmadılar, sahaya kaosu davet ettiler ve usta oyuncuları Cerny ile de kendilerince şovlarını yaptılar. Bilinmezlik probleminde, Talisca, Fred ve Kostic'e emanetti organizasyon. 36'da En Nesryi golü kaçırdığında maçın adı değişti aslında. İskoçlar "Ne oluyor?" dediler, bizimkiler "atabiliriz" duygusuna yeniden kavuştular. Ondan sonrasında top Rangers sahasına taşındı, Fenerbahçeli oyuncular arasındaki trafiğini başlattı. 44'te Symanski usta işi attı golü. O ana kadar da maçın "etkisiz" elemanıydı. Futbolun kendi yasasında, hikayeyi yeniden yazma iznini alıyordu genç Polonyalı… İkinci yarıda sadece maçı uzatmaya götüren skoru almadılar, fizik olarak geriye giden Rangers karşısında farkı da bulabilirlerdi. 75'te Dzeko ve Tadic'in girmesiyle birlikte "akıl – fikir" de geldi Fenerbahçe ataklarına. Dzeko topu tutuyor, Tadic pas istasyonu oluyordu. Gecenin güzelliğine başka heyecan geldi, "Tarih nasıl yazılır" yeniden Türkiye'ye hatırlatmak istediler. Uzatmalar, Mourinho'nın organizasyonunda, hamlelerinde, takımı diri tutmasında, Mert Müldür'ün sakatlığı sonrasında önce Symanski'yi, sonra Tadic'i sağ beke almasıyla geçti. Pozisyonlar da buldular. İrfan Can Eğribayat'ın kurtarışı, Skriniar'ın gövde gösterisi. İnanmış bir takım halinde zafere çok yaklaştılar.. Ancak tur penaltılarla kaçtı, yazık oldu emeklere...

(Gürcan Bilgiç-FOTOMAÇ)

"RANGERS'I YENDİ AMA IBROX'U YENEMEDİ"

Rangers - Fenerbahçe eşleşmesi, iki ülkenin de futbolda ana gündem maddesi oldu son günlerde. Dün geceye kadar Türkiye’nin de, İskoçya’nın da Avrupa kupalarında birer temsilcileri vardı. Türkiye ilk 10’daki, İskoçya da ilk 15’teki yerini korumak istiyor; zira onlar da 15’in dışında kalırlarsa Avrupa’ya yalnızca 4 takım gönderebilecekler. Fenerbahçe'de dün Skriniar savunmada, Fred orta sahada ağırlıklarını koydular. İkinci 45’te ve uzatmalarda Szymanski, Tadic ve Nesyri ile yakalanan net fırsatlar vardı. Fenerbahçe normal sürede de, 120 dakikanın sonunda da turu hak eden taraftı. Oyunun hakkı penaltılar değildi esasında. Penaltılarda Ibrox’ta oluşan ekstra atmosfer tesir etti turun kaderine. Bir bakıma Fenerbahçe dün aslında Rangers’ı yendi ama Ibrox’u yenemedi.

(Uğur Meleke-HÜRRİYET)

AH KADIKÖY

Dünya futbolunda eliminasyon sistemi denince akla ilk gelen iki isimden biri Mourinho, diğeri de Ancelotti. Portekizli hoca Kadıköy’de ne kadar kötü bir iş çıkardıysa Glasgow’da o kadar harika kurguladı maçı. Ah keşke, o Kadıköy’deki maçın ikinci yarısında aldığı riskleri rövanşa bıraksaydı demeden geçemiyoruz. Mourinho’nun Fenerbahçe’ye imza attığı gün basın toplantısında sarfettiği övgü dolu sözler sezon içerisinde Szymanski üzerinde dönem dönem baskı yaratmış olsa da Glasgow deplasmanında sunduğu resital Portekizli hocayı haklı çıkarmaya yetti sanırım. Szymanski mükemmel bir maç çıkardı. Polonyalı futbolcu hücuma sol forvetten katılsa da Fred ile Amrabat’ın orta sahadaki güvenli oyunlarının yarattığı konforlu alanda hayli dinamikti. Tam devre biterken öyle güzel bir gol attı ki, maçın tüm momentumu Fenerbahçe’nin eline geçti bu golle. Devre arasına 1-0 önde gitmek, böylesine zor bir maçta psikolojik olarak ipleri ele geçirmek anlamına geliyordu. Keza ikinci yarının başlama düdüğüyle birlikte Mert Müldür’ün sağ stoperden çıkarak kurduğu hücumlar Rangers’ın dağıldığı setlerle sonuçlandı.

(Serkan Akcan-FANATİK)

MAKUS TALİH

Fenerbahçe dün cesur yürek gibi oynadı...

Efsane bir futbol sergiledi...

Rakiplerine 120 dakika boyunca neredeyse pozisyon vermedi. Bu futbolda Mou’nun ne kadar önemli bir hoca olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Ancak yine penaltılarla elendi.

Penaltılar için iki çift lafım var. Ey Tadiç geçen sene kaçırdın. Senin gibi tecrübeli futbolcu bu ilk penaltıyı atacak kardeşim. Çünkü penaltılarda başlangıç çok önemli Mou seni bu yüzden ilk adam yaptı. Olmadı Tadiç olmadı.

İlk yarı Fenerbahçe müthiş kontrollü oynadı. Özellikle defans ilk maçta yaptığı hataları yapmadı. Orta alanda Fred’in geri dönüşü ile Amrabat rahatladı ve daha etkili oynadı. Yükü azalınca çok yararlı işler yaptı.

Glasgow ilk maçın rahatlığı ile sahaya çıktı. Ancak yakın temas ve faullü oyunu ile Fenerbahçe’yi sindirmeye çalıştı. Bunun bedelini ilk yarıda dört sarı kartla ödediler.

Tabii şu da var; maçın orta hakemi zaman zaman ne olduğunu anlayamadığımız, gören gözün gördüklerine aykırı davranışlar sergiledi. Örneğin Talisca’ya ceza alanının hemen üstünde yapılan faulü görmedi ve üstüne üstlük bu futbolcuya sarı kart gösterdi. Ayrıca Kostiç’e yapılan faullerin haddi hesabı yok. Bırakın sarı kartı faul bile vermedi çoğunda.

Rangers Fenerbahçe kalesinde ilk maça oranla daha etkisizdi. Sadece bir pozisyon yakalayabildiler. Onun dışında sadece Cerny çok tehlikeli oldu. Kabul etmek lazım ki bu oyuncu çok iyi bir oyuncu. İlk maçta da skoru o aldı desek yanlış olmaz.

Szymanski golün geldiği ana kadar fazla varlık gösteremedi. Çok top kaybetti. Fred ile Amrabat’a ayak uyduramadı. Ama Kostiç’in ortasında öyle bir gol attı ki muhtemelen gecenin en güzel golüydü. Ve bu golle ikinci yarıya kaybolan umutlarımızın yeniden dirilmesi ile başladık.

Fenerbahçe öyle bir top oynadı ki Glasgow tribünlerini dolduran taraftar resmen bir Türk resitali izlediler. İnanılmaz bir mücadele vardı sahada. İnanılmaz bir futbol direnci vardı. Kötü oynayan tek oyuncu yoktu. Hele Fenerbahçe orta sahasının bu kadar üst düzey olmasını herhalde kimse beklemiyordu.

Szymanski ikinciyi atınca Fenerbahçe oyuna daha da ağırlığını koydu. Şöyle bakıyorum eksik olan neydi?

Sadece En Nesyri kötü günündeydi o kadar.

Savunma sıfır hata yaptı. Orta alan terinin ve kanının son damlasına kadar mücadele etti.

Uzatmalara kalmadan bu işi bitirebilirdik. O kadar çok gol kaçtı ki yani yanmamak elde değil.

Aslında yanmamız gereken ilk maç. O maçta da özellikle Dzeko ve En Nesyri ayaklarına gelen net pozisyonları atamayınca iş buraya geldi. Penaltı atışlarında ise Fenerbahçe geçen sene olduğu gibi makus talihini yenemedi.

(Halil Özer-Milliyet)

TRHABER
Avatar
Berşan Taşkaya