''Her takımın bir kaç adım önünde'' Spor yazarları Galatasaray'ı ayakta alkışladı

Galatasaray, Türkiye Kupası yarı finalinde Konyaspor’u deplasmanda 5-1 mağlup ederek finale adını yazdırdı. Spor yazarları, sarı-kırmızılıların sahadaki oyununu “makine düzeni”, “muazzam futbol” ve “çifte kupanın habercisi” olarak yorumladı.
LEVENT TÜZMEN: “KUPALARIN TAKIMI GALATASARAY” (SABAH)
Tüzemen’e göre Galatasaray, fabrika ayarlarına dönerek klasik dörtlü savunma ve tek forvet sistemine geçince yeniden güçlendi. Osimhen ve Sallai’nin performansına vurgu yaparken, takım savunmasındaki yardımlaşma ruhunun galibiyetin kilidi olduğunu ifade etti.
BÜLENT TİMURLENK: “BİR TAŞLA İKİ KUŞ” (SABAH)
Timurlenk, Okan Buruk’un kupada aldığı bu farklı galibiyetin sadece final bileti değil, aynı zamanda Fenerbahçe’ye psikolojik üstünlük kurduğunu belirtti. Kadıköy’deki derbi sonrası Galatasaray’ın yükselişe geçtiğini ve Mourinho’nun planlarının bozulduğunu dile getirdi.
ALİ GÜLTEKİN: “MUAZZAM FUTBOL” (SABAH)
Galatasaray’ın fiziksel gücü ve oyun temposunun ligin çok üzerinde olduğunu belirten Gültiken, “Bu güneşe kar dayanmaz” diyerek Galatasaray’ın formuna karşı kimsenin duramayacağını ifade etti. Okan Buruk’un liderliğiyle takımın üst düzey performans gösterdiğini söyledi.
SERKAN AKCAN: “MAKİNE DÜZENİ” (FANATİK)
Okan Buruk’un Avrupa’da yaşadığı sistemsel hatadan ders çıkardığını söyleyen Akcan, Galatasaray’ın tekrar “makine düzeni”ne döndüğünü ifade etti. Günay Güvenç’in performansını öne çıkararak, kaleci konusunda Galatasaray’ın geleceğini garanti altına aldığını vurguladı.
BANU YELKOVAN: “GALATASARAY, LİGİN HER TAKIMININ BİR KAÇ ADIM ÖNÜNDE” (HÜRRİYET)
Yelkovan, Konyaspor’un disiplinli yapısına rağmen Galatasaray’ın fiziksel, taktiksel ve zihinsel olarak çok daha önde olduğunu yazdı. Osimhen ve Torreira gibi isimlerin sezona damga vurduğunu belirterek, Galatasaray’ın çift kupa için en güçlü aday olduğunu söyledi.
OSMAN ŞENHER: “GALATASARAY TUTULMUYOR” (MİLLİYET)
Şenher, Galatasaray’ın sadece kazanmaya değil, sahaya keyif vermeye odaklandığını belirtti. Oyuncular arasındaki güçlü dostluğu, teknik ekibin başarısını ve takımın iki kulvarda da zirve yürüyüşünü övgüyle anlattı. Ancak Yunus ve Frankowski gibi bazı isimlerin zayıf performanslarını da eleştirdi.
Diğer