TAYFUN füzesi denizaltıdan fırlatıldıktan sonra 1500 km'yi vuracak: MİLDEN için MİDLAS VLS'yi ROKETSAN duyurdu

İstanbul Deniz Müzesi'nde 26 Mayıs 2025 günü 12.'si düzenlenen Deniz Sistemleri Semineri (DSS) Türk savunma sanayiinin çarpıcı bir meydan okumasını ortaya koydu. ROKETSAN, yapımına Ocak 2025 itibariyle Gölcük Tersanesi'nde başlanan Millî Denizaltı (MİLDEN) platformunda Millî Dikey Atım Sistemi (MİDLAS) VLS'nin kullanılacağını ve MİDLAS'tan balistik füze TAYFUN'un da fırlatılabileceğini duyurdu.

MİLDEN kapsamında üretilecek denizaltılarda MİDLAS'ın kullanılacağı ve bu rampadan ATMACA ve GEZGİN gibi seyir füzelerinin fırlatılacağı biliniyordu. Seminerde yayınlanan ROKETSAN sunumuna göre MİDLAS, Türkiye için stratejik bir güç çarpanı olan TAYFUN füzesini de suyun altından ateşleyebilecek. 

Şubat 2025'te kritik bir test atışına imza atan ROKETSAN, TAYFUN füzesiyle Karadeniz yüzeyine konulmuş birkaç metrekarelik çemberi yaklaşık 700 kilometre uzaktan vurmuştu. ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, TAYFUN'da ilk varyantın 1000 kilometre menzile ulaştığını, Blok-2 konfigürasyonunda ise bu kapasitenin 1500 kilometreye çıkarılacağını açıkladı. 

Bu bilgiler MİLDEN denizaltısından fırlatıldıktan sonra TAYFUN balistik füzesinin 1500 km uzaktaki herhangi bir hedefi vurabileceğini ortaya koyuyor.

Türk denizaltılarından 400 kilometreyi aşan menziliyle ATMACA-UM de ateşleniyor. Tıpkı ATMACA gibi seyir füzesi olan GEZGİN'in ise 1000 kilometrelik menzil kabiliyetine sahip olması bekleniyor. 

Seyir füzeleri balistik füzeye göre yavaş uçtuğu için düşmana kendini savunması konusunda kritik zamanı tanıyor. Buna karşılık hipersonik hızda ilerleyen balistik füzeler, bir seyir füzesinin bir saatte kat edeceği mesafeye dakikalar içerisinde ulaşabiliyor ve düşman hava savunma sistemlerine kendini savunma konusunda yeterli zamanı bırakmıyor. 

TAYFUN türevi ölümcül füzelerin, tespit edilmesi son derece zor olan 'hayalet' denizaltıdan fırlatılacak olması ise Türk donanmasına çok büyük bir stratejik üstünlük kazandıracak. Özellikleri itibariyle kısa menzilli balistik füze kategorisinde (SRBM) bulunan TAYFUN, ROKETSAN'ın MİLDEN için imâl edeceği MİDLAS'ın ana mühimmatlarından biri olacak. 

ROKETSAN TAYFUN, HEDEFİNİ TAM İSABETLE VURUYOR

ROKETSAN, karadan karaya derin saldırılar için tasarlanmış TAYFUN füzesine gemisavar kimliği kazandırmakta olduğunun sinyalini Karadeniz'deki son test atışında vermişti. 

Şubat ayında 700 kilometrelik hat boyunca deniz ve hava trafiğinin kesilmesiyle icra edilen test atışı, koordinat güdüm sistemiyle yolunu bulan millî TAYFUN füzesinin ne derece hassas özelliklere sahip olduğunu tüm dünyaya gösterdi. 

Balistik füze teknolojisi geliştiren ülkeler, benzer mesafeden yapılan atışlarda onlarca metrelik CEP değerini (hata payı) normal kabul ederken ROKETSAN'ın TAYFUN'u su yüzeyine konulmuş birkaç metrelik çemberi tam isabetle tutturdu. 

Bu durum, halihazırda kamuoyuna açıklanmamış 40'tan fazla gizli proje yürütmekte olan ROKETSAN'ın, oyun değiştiren stratejik kabiliyetlere yenilerini eklemekte olduğuna dair bir işaret oldu. 

ATMACA FÜZESİ YERLİ MOTORUYLA 400 KM'Yİ GEÇTİ

ROKETSAN'ın bu müjdesinden hemen önce, Ocak 2025'te görüntüleri yayınlanan test atışı ise gemisavar füzesi ATMACA'nın yeni versiyonu olan ATMACA-UM'nin kabiliyetlerini tüm dünyaya gösterdi. 

Menzili artırılmış ATMACA füzesi, KTJ-3700 motoruyla 400 kilometre mesafedeki hedefini tam isabetle vurdu. Böylelikle ROKETSAN, yerli motoruyla uçan ATMACA'nın menzil kapasitesi bakımından 500 kilometreye koştuğunu ortaya koydu. 

Seyir esnasında uzaktan yönlendirilebilen ATMACA füzesi, elektronik saldırılara karşı yüksek düzeyde korumalı özelliğiyle güvenli biçimde ilerliyor. Hedefe yaklaştığında aniden irtifa yükseltip hedefe tepeden de dalış yapabilen ATMACA füzesi Türk donanması kuvvet çarpanı niteliğindeki mühimmatlar arasında. 

ATMACA, GEZGİN ve TAYFUN füzeleri MİDLAS entegre edilmiş MİLDEN denizaltılarından fırlatılabilecek. 

Mart 2025'te görüntüleri yayınlanan test atışı, ATMACA füzesinin TCG PREVEZE denizaltısının torpido kovanından kapsülle ateşlendiğini gözler önüne serdi ve Türk donanması yeni bir seviyeye ulaştığını ortaya koydu.