Son dakika: MSB kaynaklarından Suriye ve İsrail açıklaması!

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, İsrail’in Suriye’ye ait askeri üsleri hedef almasıyla ilgili soruları yanıtladı. Açıklamada, "İsrail'in çatışmacı dış politikası, Türkiye'yi haksız bir şekilde suçlamasına yol açmaktadır" ifadeleri kullanıldı. Ayrıca, Türkiye ile İsrail arasında Suriye’deki çatışmasızlık konusunda bir mekanizma üzerinde de görüşmelerin sürdüğü belirtildi.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, Suriye'deki son durum ve İsrail’in Suriye’ye ait üsleri vurmasıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin, Suriye’deki yeni hükümetin talepleri doğrultusunda savunma kapasitelerinin artırılması ve terörle mücadeleye yönelik çalışmalarını sürdüreceği vurgulandı. Bakanlık yetkilileri, DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadele kapsamında eğitim maksatlı üs kurulmasına yönelik değerlendirmelerin devam ettiğini açıkladı.
MSB kaynakları, Türkiye’nin Suriye'nin toprak bütünlüğü, istikrarı ve güvenliğine yönelik adımlarının uluslararası hukuka uygun ve üçüncü ülkeleri hedef almadan gerçekleştirileceğini belirtti. Türkiye’nin amacı, Suriye’yi terörden temizlemek ve istikrarı sağlamaktır. Bu kapsamda yapılan tüm faaliyetler, Türkiye'nin bölgedeki barış gücü olarak hareket etme vizyonunun bir parçasıdır.
İSRAİL’İN PROVOKATİF AÇIKLAMALARI
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, gittiği her yerde istikrar ve barış götürdüğüne dikkat çekilirken, İsrail’in Türkiye’yi hedef alacak şekilde provokatif açıklamalar yapmasının iki ülke arasında gerilim oluşturmaya yönelik olduğu ifade edildi. Bakanlık, İsrail’in bu tür açıklamalarla uluslararası kamuoyunda kafa karışıklığı yaratmaya çalıştığını ancak Türkiye’nin bölgedeki faaliyetlerini hukuka uygun şekilde ve barış amacıyla sürdürdüğünü vurguladı.
SURİYE’DE TÜRKİYE-İSRAİL ÇATIŞMASIZLIK MEKANİZMASI
MSB kaynakları, Suriye’de olası gerilimleri önlemek amacıyla Türkiye ve İsrail arasında bir çatışmasızlık mekanizması kurma çalışmalarının sürdüğünü duyurdu. Azerbaycan’da yapılan ilk teknik görüşmeye de değinilen açıklamalarda, çatışmasızlık mekanizmasının kurulması adına çalışmaların devam edeceği belirtildi.
SDG’NİN HALEP VE TİŞRİN BARAJINDAN ÇEKİLMESİ
Terör örgütü SDG’nin Halep ve Tişrin Barajı’ndan çekilmesiyle ilgili gelişmelerin de takip edildiği ifade edildi. MSB kaynakları, SDG’nin Suriye hükümetiyle yaptığı anlaşmanın saha yansımalarının önemli olduğuna ve bu çekilme sürecinin titizlikle takip edileceğine dikkat çekti.
BİR TERÖR ÖRGÜTÜ VE KIBRIS’TAKİ GELİŞMELER
MSB, GKRY’de kurulduğu iddia edilen yeni bir Türkiye karşıtı terör örgütü hakkında da açıklamalarda bulundu. EOKA’nın kuruluş yıl dönümüne denk gelen bu gelişmenin, Rum ve Yunan yönetimlerinin Türk karşıtı tutumlarının devam ettiğini gösterdiği vurgulandı. Bakanlık, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlamak ve KKTC’nin egemenliğine yönelik şiddet içeren her türlü eyleme izin verilmeyeceğini belirtti.
DOĞU AKDENİZ’DE TÜRKİYE’NİN KARARLI TUTUMU
Yunanistan, GKRY ve İsrail arasında deniz altına kablo döşenmesiyle ilgili yapılan çalışmaların Türkiye’nin deniz yetki alanlarını ihlal etmeye yönelik olduğunu belirten MSB, bu tür projelere karşı tutumlarının değişmeyeceğini açıkladı. Türkiye’nin ve KKTC’nin haklarının korunması adına her türlü tedbirin alınacağı ifade edilirken, bu tür tahrik edici projelerin, bölgedeki dengeleri bozmayı amaçladığı kaydedildi.
LİBYA’DA STRATEJİK ADIM: HAFTER’İN ZİYARETİ
Libya Ulusal Ordusu Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Saddam Hafter’in Türkiye’yi ziyaret etmesi de gündeme geldi. MSB, Türkiye’nin Libya halkının birlik, beraberlik ve barış içinde yaşaması için destek verdiğini, bu ziyaretin de Libya’daki kapsayıcı barış sürecini teşvik etmek amacı taşıdığını belirtti. Libya’daki iç savaşın sonlandırılması ve “Birleşik ve Tek Libya” hedefi doğrultusunda atılan bu adım, Türkiye’nin Libya’daki istikrarı sağlamak adına çaba göstermeye devam edeceğini ortaya koyuyor.
TÜRKİYE’NİN YAKLAŞIMI VE GELECEK ADIMLAR
Bakanlık açıklamalarında, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel güvenlik açısından kritik önemdeki adımlarını kararlılıkla atmaya devam edeceği ifade edilerek, bu süreçte hukuki ve diplomatik çabaların ön planda tutulacağı vurgulandı. Türkiye’nin, hem Suriye’deki istikrarı sağlamak hem de Doğu Akdeniz’deki haklarını korumak adına tüm gücüyle çalışacağı belirtildi.
AA