Oytun Erbaş açıkladı: Kadınlar birlikte olduğu erkeğin DNA'sını taşıyor
Cinsel birliktelik sırasında kadın ve erkek arasında sadece duygusal ve tensel bir aktarım olmuyor. Prof. Dr. Oytun Erbaş'a göre çiftler birbirlerine DNA'larını bile aktarıyor. İşte bazı araştırmalarla da desteklenen bu iddiaya dair detaylar.
Prof. Dr. Oytun Erbaş katıldığı bir Youtube programında cinsellik üzerine konuştu.
Moderatörün "cinsel ilişki sonrası, kişiler birbirini değiştirir mi?" şeklindeki soruya Erbaş gen alışverişi olduğunu dile getirdi.
"Kadınların kanına bakıldığı zaman beraber oldukları erkeklerin DNA'larını bulabilirsiniz" diyen ünlü doktor, her kadının beraber olduğu erkeğin DNA'sını kanında taşıdığını aktardı.
DNA KALP VE BEYİNDE BİLE TAŞINIYOR
İşin ilginç olan kısmı ise eğer korunmasız bir ilişki olursa bu DNA bir süre sonra kalp ve beyinde bile taşınıyor.
Erbaş bu konuda şu açıklamayı yaptı:
"Prezervatif ilişki sonrası spermin DNA'sı size geçer. Bir kadın bütün partnerlerinin DNA'sını taşır. Ben bir analiz yapsaydım bir kadının kaç kişiyle beraber olduğunu DNA analizinden bulabilirdim."
ERKEK DNA'SI KADIN TARAFINDAN EMİLİYOR
Oytun Erbaş'ın yeniden gündeme getirdiği konu ile ilgili farklı sonuçlar ortaya koyan araştırmalar mevcut.
Seattle'daki Fred Hutchinson Kanser Araştırma Merkezi ve Seattle'daki Washington Üniversitesi'nden akademisyenler tarafından yapılan çalışma, profesörü destekliyor.
Araştırmaya göre bir erkekle cinsel aktivitede bulunmak, erkeğin DNA'sının kadın tarafından emilmesine yol açıyor ve birden fazla cinsel partnerle birlikte tutulan genetik materyal miktarını arttırıyor.
KADININ PSİKOLOJİSİNİ BİLE ETKİLİYOR
Üstelik beyin de dahil olmak üzere bir kadının vücudunda genetik olarak farklı erkek hücrelerinin varlığı, kadının fizyolojisi ve psikolojisi üzerindeki uzun vadeli potansiyel etkilere yol açıyor.
Ayrıca bu genetik entegrasyon, bir kadının yumurtalarının genetik bileşimini ve ardından gelişmekte olan fetüsü etkileyebiliyor.
Çalışma çocuklarda gözlemlenen, biyolojik ebeveynleriyle tutarsız olan Davranışsal eğilimlere dair bilgiler sunarak, genetik entegrasyonla bir bağlantı olduğunu öne sürüyor.
KADINLARDA ERKEK DNA'SI DEPOLANMIYOR
Ancak yapılan bazı araştırmalar Erbaş'ın iddiasının tam tersi yönünde sonuçlar ortaya koyuyor.
2012 tarihli çalışmanın yazarı William FN Chan, "Cinsel ilişkinin mikrokimerizme yol açtığını söylemek hatalı ve yanıltıcıdır" açıklamasını yapıyor.
Mikrokimerizm, bir bireyde başka bir bireye ait hücrelerin varlığını ifade ediyor.
Çalışmalarında kadınların beyinlerinde bulunan erkek DNA'sını büyük olasılıkla erkek fetüsle önceki hamilelikten kalma olarak tanımlıyor ve kadınların cinsel ilişki yoluyla edinilen erkeklerden DNA depoladığı sonucuna varmıyor veya bundan bahsetmiyorlar.
2012 çalışmasının bir diğer yazarı Dr. J. Lee Nelson da erkek DNA'sının rutin olarak cinsel partnerlerden saklandığına dair herhangi bir önerinin herhangi bir bilimsel çalışma ile desteklenmediğini belirtiyor.