banner2

DSÖ'den aşı açıklaması! Birincil aşı ve takviye dozları alanların ek aşı yaptırmasına gerek yok

Dünya genelinde binlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açan koronavirüs artık yaşamı tehdit edecek derecede değil. Peki hastalığa karşı geliştirilen aşıların ek takviyeleri yaptırılmaya devam edilmeli mi? Dünya Sağlık Örgütü'nden konuya ilişkin açıklama geldi. DSÖ'ye göre birincil aşılarını ve takviye dozunu almış yetişkinler için ek koronavirüs aşıları gereksiz.

Sağlık 31.03.2023, 09:05
Abone ol
DSÖ'den aşı açıklaması! Birincil aşı ve takviye dozları alanların ek aşı yaptırmasına gerek yok

2019 yılından bu yana dünyayı saran koronavirüse karşı farklı ilaç firmalarının geliştirdiği aşılar tartışma konusuydu. İnsanları faydalı ve faydasız şeklinde ikiye bölen aşılar ile ilgili Dünya Sağlı Örgütü'nden açıklama geldi. 

DSÖ: EK KORONAVİRÜS AŞILARI GEREKSİZ

DSÖ'nün aşılama konusundaki stratejik danışma grubuna göre, birincil aşılarını ve takviye dozunu almış yetişkinler için ek koronavirüs aşıları gereksiz. Danışma grubu özellikle, altta yatan bir hastalığı olmayan 60 yaşın altındaki kişilerin ekstra rapel dozlardan fayda görmeyeceğine karar verdi.

Öte yandan hastalık varyant değiştirdikçe daha az ölümcül olmaya başladı. ilim adamlarına göre artık, 60 yaşın üzerindekiler ile 6 ay ila 17 yaş arasındaki çocuklar ve ergenler, ek hastalıkları varsa risk altında değil. DSÖ, bunun, dünya nüfusunun enfeksiyonlar ve yüksek aşılama oranı sayesinde sahip olduğu yüksek bağışıklık seviyesinden kaynaklandığını belirtiyor. 

DÜNYADA KAÇ KİŞİ AŞILANDI? 

Verilere göre bugüne kadar dünya çapında COVID'e karşı yaklaşık 13,3 milyar aşı uygulandı. Türkiye'de ise toplam sayı 152.706.589. 

Tabi aşılamanın yanı sıra korona ve diğer hastalıklardan korunmanın en önemli yolu bağışıklık sistemini güçlendirmek. Bunun için de yapılması gereken bazı yaşam tarzı değişiklikleri var. 

ÇOK ÇEŞİTLİ BESLENMEK

Öncelikle dengeli beslenmeye dikkat etmek lazım. Süt ve ürünleri, et grubu, sebze-meyve grubu ve tahılları düzenli olarak almak şart. Çünkü bu gruplar içerisinde enfeksiyon ile baş etme konusunda çok başarılı besinler var.

ŞEKER TÜKETİMİ AZALTMAK

Basit şekerle yapılan yiyeceklere ihtiyacımız olmadığı gibi bunlar bağışıklık sistemimizi de baskılar. Dolayısıyla kompleks karbonhidrat yani rafine edilmemiş, kepekli, kabuklu tahıllar tercih etmeliyiz. 

YETERİ KADAR PROTEİN ALMAK

Protein alımınızı yeterli düzeyde tutmalısınız. Et, tavuk, balık, hindi, yumurta, süt ürünleri, bakliyatlar protein içerir. Ayrıca bu grupta çinko minerali direncimizi arttırmamızda yardımcı olur.

HAFTADA 3 KEZ BALIK TÜKETMEK

Omega 3 yağ asitleri de bağışıklık sistemimizi güçlendirmede önemli rol oynar. Başta balık olmak üzere semizotu ve cevizde de bulunur. Balık tüketiminiz ızgara veya fırında olmalı. 

ZERDEÇALI İHMAL ETMEYİN

Zerdeçal son zamanlarda üzerinde en çok çalışma yapılan bitkilerden biri. Bağışıklık sistemini harekete geçiren bu baharatı karabiberle birlikte çorbalarınızda kullanabilirsiniz. 

YAĞLI TOHUMLARA YÖNELMEK

Ceviz, fındık ve badem E vitamini, bitkisel yağ asidi ve çeşitli mineral içeriği bakımından faydalı. 

D VİTAMİNİNE DİKKAT!

D vitamini düzeylerinizi arttırmak için güneşten yararlanın. Doktor önerisiyle gerekiyorsa takviyelerinizi kullanın.

BOL SU TÜKETİN

Bol su tüketimi vücuttaki toksinlerden arınmak ve metabolizmayı canlandırmak için oldukça önemli.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!