Yıldız üstte olacak, hilâl altta: Balkona-pencereye bayrak asarken bir daha düşünün! Türk bayrağı nasıl asılır?

Ay-yıldızlı Türk bayrağının balkon, pencere ve sokaklara en doğru bir şekilde nasıl asılacağı konusunda vatandaşlar ikilem yaşamaya devam ediyor. Pek çok kişi Türk bayrağını evinin balkon ya da penceresine -onlarca yıldır alışılageldiği haliyle- yıldız altta kalacak şekilde asıyor. Oysa bayrağın tam tersi biçimde, yani yıldız üstte, ay altta olacak şekilde dalgalanması gerekiyor. 

Bayrak asma yöntemine ilişkin yanlışlıkları düzeltme konusunda toplumdaki duyarlılık Cumhuriyetin 100. yılında artış gösterdi. Zira bayrakların doğru bir şekilde asılmasını isteyenler, kamu kurumlarına yazdıkları dilekçelerle bu hususa dikkat çekiyor. 

1936'da yürürlüğe giren Türk Bayrağı Kanunu'nda istiklâl ve egemenlik sembolünün balkon ve pencerelere asılma yöntemine ilişkin bir ibare bulunmuyor. Ancak araştırmacı-yazar Yalçın Koçak'ın uyarıları, Türk bayrağının doğru biçimde asılması konusunda vatandaşlara ışık tutuyor. 

NE YAZIK Kİ HATALI BİÇİMDE ASILIYOR

2010 yılında Hürriyet gazetesinde yayınlanan mektubunda Koçak şu hususlara dikkat çekiyor:

"Bayrakların savaşta, barışta ve işgal altında nasıl asıldıklarına bakalım.

Yatay çizgili ve renkli bayraklar örneğin: Fransız, Bulgar vs. Savaşta kendi ekseninde alttaki renk üste gelecek şekilde asılır.

Bizim bayrağımız ise tabii sembollerden oluşur. Balkanlar’daki, Anadolu’daki ve Arap Yarımadası’ndaki tapu senetlerimiz olan şehitliklerimize ve kabir taşlarımıza bakarsak hilâl alttadır ve iki elini göğe açmış yıldızı kucaklamaya hazırdır.

Şimdi gönder için yapılan bayraklarımızı binalara asıyoruz ve hilâl aşağı doğru duruyor. Bu işgal yıllarının garipliğidir. Cebinizdeki paralara bakın, hilâl göğe el açmış, yıldız da üsttedir. Okullar, üniversiteler, askeri karargâhlar hep hatalı bayrak asmaktadır.

Gönder bayraklarını, asılı olarak kullanacaksak, ipin geçtiği kanalı kesip diğer tarafa dikmek, askıdaki bayrağımızın hilalini göğe doğru baktırmak ve bunun bağımsızlık ve hürriyetimizi temsil ettiğini unutmamak gerekir, yoksa ‘Meşrutiyet dediler, istibdada düştük’ diyenler gibi kıymetini bilmediğimiz, bilemediğimiz hürriyet ve istiklalimiz için çok gözyaşı ve kan dökeriz, çok ah vah ederiz. İş işten geçmiş olur.

Bayrağımızı evlerimize doğru asalım." 

İŞGAL YILLARINDA DEĞİLİZ!

Türk bayrağını doğru asma konusunda duyarlılık gösteren bir vatandaş, CİMER'e yazdığı mektubu TRHaber'le paylaştı. O mektupta, Birinci Dünya Savaşı sonrası işgal yıllarında Türk halkının ay-yıldızlı bayrağı pencere ve balkonlara bugünkü şekliyle, yani hilâlin ucu aşağı bakacak şekilde ve yıldız da altta kalacak astığı, bunun işgalcilere karşı bir protesto yöntemi olduğu, oysa şimdi bayrakları bu şekilde asmak için ortada bir neden bulunmadığı anlatılıyor.

Kamu kurumlarına gönderilen dilekçeden bazı satırlar şöyle:

"Bizim bayrağımız, Balkanlar’daki, Anadolu’daki ve Arap Yarımadası’ndaki tapu senetlerimiz olan şehitliklerimizde ve kabir taşlarımızda, jandarma ve polis armasında, hatta mühür vururken, yıldız üstte hilal altta ve iki elini göğe açmış yıldızı kucaklamaya hazırdır.

Sadece İzmir ve İstanbul'da değil, işgal yıllarında Anadolu'da ve her yerde protesto olarak yıldız altta, onun üstünde hilâlin uç kısımları ise aşağı bakardı. 

Bizim bayrağımız duygu dolu simgelerden oluşur. Ay ve yıldız tarih boyunca biz Türkler için özgürlüğün ve bağımsızlığın simgesi olmuştur. Bayrağımız yukarı doğru bakacak biçimde asıldığında adeta 'gülümseyen bir yüz'ü andırmaktadır.

Kurtuluş savaşımızdan sonra Atatürk, bayrağımızın boynu bükük asılmasına son vermiş ve bayrağımızın doğru şekilde asılmasını istemiştir. Yani yıldız üstte, hilâl onun altında... Ellerini göğe açmış dua eder bir vaziyettedir. Bize düşen, bayrağımızın daima yukarı doğru bakarak gülümsemesini sağlamaktır. Gönder için hazırlanan bayrağı duvardan, camdan ve balkondan aşağı ters asmak yanlıştır... Biz sömürge değiliz, işgal altında hiç değiliz!"