İsrail heyetinde yüzü gizlenmiş görevliler kim? Antakya'dan parşomeni onlar mı çaldı?
Enkaz altından 19 kişiyi sağ kurtaran İsrailli arama-kurtarma ekibinin aynı zamanda sinagogdan parşomen çaldığının ortaya çıkması ilişkilere bir kez daha gölge düşürdü. Dikkatler şimdi o ekipte yüzleri buzlanmış kişilerin kim olduğuna çevrildi.
6 Şubat depreminin ardından İsrail'den Türkiye'ye gelerek arama-kurtarma çalışmalarına katılan 450 kişilik uzman ekip, birçoğu Kahramanmaraş'ta olmak üzere enkaz altından 19 kişiyi sağ çıkarmayı başardı.
Türkiye-İsrail arasındaki ilişkilere olumlu yönde katkı sunan bu çalışmalar toplumda büyük ilgiyle karşılandı. Ancak İsrail yardım ekipleri arasında bulunan ZAKA grubunun yıkık durumdaki Antakya sinagogundan tarihi Ester parşomenini alıp İsrail'e götürdüğünün ortaya çıkması, verilen onca emeğe gölge düşürdü.
Skandalın ortaya çıkmasının ardından tarihi parşomeni apartopar Türkiye'ye getiren İsrail heyeti, sözkonusu eseri 'Türk Yahudi Toplumu' olarak da bilinen Türkiye Hahambaşılığı Vakfı'na teslim etti.
Adı geçen vakıf, "İlgili Ester parşömeni İsrail'den teslim alınıp Hahambaşılığımızda muhafaza altındadır. Antakya sinagogumuzun tadili sonrası yuvasına dönecektir. Saygılarımızla" şeklinde açıklamada bulundu.
BAZI GÖREVLİLERİN YÜZÜ DE AMACI DA GİZLİYDİ
Parşomenin Antakya'daki sinagogdan çalınmadığı, tarihi eserin oradaki bazı kişiler tarafından İsrailli ekibe 'daha iyi korunması amacıyla' verildiği iddiası inandırıcı bulunmadı.
Türkiye ile İsrail arasında bir kez daha güven bunalımı oluşurken İsrail'den gelmiş kurtarma ekiplerinin uçaktan indiklerinde çektirdiği görüntü yeniden gündeme geldi. Kargo uçağının önünde İsrail arama-kurtarma ekibini gösteren fotoğrafta bazı kişilerin yüzleri buzlanmış halde servis edilmişti.
Sosyal medyada bu duruma ilişkin şüphelerini dile getiren bazı çok takipçili hesaplar, "Kurtarma ekibinde MOSSAD ajanları mı vardı?" sorusunu sordu. Buna ilişkin İsrail makamlarından net bir açıklama yapılmazken, fotoğrafta yüzü buzlanmış kişilerin Antakya sinagogundan Ester parşömeninin çalınmasıyla bağlantılı oldukları düşünülüyor.
Kurtarma ekibinde yüzleri gizli tutulan 'görevlilerin', depremzedeleri kurtarma amacıyla değil, tarihi eserleri İsrail'e götürme şeklinde gizli bir ajandayla gelmiş olabilecekleri iddia ediliyor. Ankara ile Tel Aviv arasında güvene dayalı ilişkilerin yeniden tesisi için İsrail makamlarından tatmin edici bir açıklama bekleniyor.
ESTER PARŞOMENLERİNİN TARİHÇESİ VE ÖNEMİ
Yahudilerin 15. yüzyılda İspanya ve Portekiz'den sürgün edilmesinden bir süre önce yazıldığı tahmin edilen Ester Parşomenleri, o tarihe kadar Purim Bayramı sırasında dünyanın her yanına yayılmış Museviler tarafından okunuyordu.
'Megillah' olarak da bilinen Ester Kitabı'nda Tevrat'tan alıntılar bulunuyor. Kahverengi mürekkeple deri parşomen üzerine Sefarad alfabesiyle yazılan yazıların Ortaçağ sonlarında İspanya'da ikamet etmiş bir Yahudi tarafından yazıldığına inanılıyor.
Yahudiler, Pers İmparatorluğu'nda Kral Ahaşveroş'un huzuruna çıkarak onu Yahudi halkını yok etmemeye ikna eden Ester'in Tanrı tarafından seçilmiş kişi olduğuna inanıyor. Sözkonusu Megillah parşomenlerine bu yüzden yaygın olarak 'Ester' deniliyor.
İsrailli görevlilerin ülkelerine götürüp sonra yeniden Türkiye'ye getirdiği parşomenlerin kopyasıyla değiştirilmiş olabileceği şüphesi bulunuyor. Tarihi eserin orijinal olup olmadığının incelenmesi gerekiyor.