banner2

Göbeklitepe yalnız değil, Karahantepe de var

Göbeklitepe ve Karahantepe'nin ev sahipliğini yaptığı, dünya üzerindeki ilk yerleşim yerleri ve birer sosyal topluluk örnekleri olan "Taş Tepeler"in tanıtım toplantısına, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen katıldı.

Kültür / Sanat 27.09.2021, 22:40
Abone ol
Göbeklitepe yalnız değil, Karahantepe de var

İlk kez 1997 yılında keşfedilen ve Neolitik dönemden kalma 250 dikili taşın yer aldığı Karahantepe ile tarihin sıfır noktası olarak kabul edilen Göbeklitepe'nin ev sahipliğini yaptığı, dünya üzerindeki ilk yerleşim yerleri ve birer sosyal topluluk örnekleri olan "Taş Tepeler"in tanıtım toplantısına, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen katıldı.

Geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa Müzesi'nde düzenlenen "Taş Tepeler" tanıtım lansmanına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, tarihin sıfır noktası olarak değerlendirilen Göbeklitepe’nin yalnız olmadığını "Gerçekleştirilmesi planlanan 12 kazı çalışması ile Şanlıurfa’nın sözcülüğünde, Anadolu’nun insanlık tarihine yaptığı katkının bilinmeyen hikayelerine tercüman olacağız” sözleriyle belirtti.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Geliştirme ve Tanıtım Ajansı'nın (TGA) katkılarıyla Şanlıurfa Müzesi'nde gerçekleştirilen "Taş Tepeler" programı ile Şanlıurfa ve çevresinde bulunan Neolitik Çağ’a ait önemli yerleşim yerleri ve bugüne kadar yürütülen kazı araştırmalarının tanıtımı yapıldı. Gerçekleşen tanıtım programına ise Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yanı sıra yerli ve yabancı akademisyenler başta olmak üzere çok sayıda bilim insanı da katıldı.

"12 NOKTADA KAZI YAPILMASI PLANLANIYOR. 7 TANESİNE ÇOKTAN BAŞLADIK"

Açılış konuşmasını Karahantepe’yi gün yüzüne çıkaran kazı ekibinin başkanı Prof. Dr. Necmi Karul yaptığı programda, insanların yaklaşık 12 bin yıl evvel avcılık ve toplayıcılığı bırakarak yerleşik hayata geçtiğini ve böylece üretime başladıklarını aktaran Necmi Karul, "Burada kalabalıklar halinde bir arada yaşamaktan, işbirliğinden ve organize bir yaşamdan yani şu an mevcut olan toplum düzeninin, Neolitik dönemdeki halinden bahsediyoruz. Tarım toplumları Mezopotamya ve Nil gibi ovalarda ortaya çıktı. İlk evcilleştirme ve tarımsal üretim bu topraklarda gerçekleşti. Yerleşik yaşamın nedeni tarım ve hayvancılık değildir, bu bunun bir sonucudur. Bunu araştırmalarımızla değiştirdik. 12 noktada kazı yapılması planlanıyor. 7 tanesine çoktan başladık. Çok uluslu bir ekip aynı bölgede eş zamanlı olarak çalışacak” ifadelerinde bulundu.

"2023 YILINDA ŞANLIURFA'DA DÜNYA NEOLİTİK DÖNEM KONGRESİ YAPMAYA KARAR VERDİK"

Öğrencilik hayatında katıldığı ilk kazı çalışmasının Şanlıurfa’da olduğunu ve meslek hayatına burada başladığını söyleyen Prof. Dr. Mehmet Celal Özdoğan ise, "Neolitik dönem, uygarlık tarihinin kırılma noktasıdır. Dünyanın ezberi ilk defa 1978 yılında Nevali Çori'de kırıldı. Ezber ilk kez orada bozuldu. Göbeklitepe bir daha bozdu. Bu kadar ezber bozan bilginin hazmı zaman alacaktır. Neolotik dönem dediğimiz yerleşik yaşama geçiş sadece bu bölgede başlamıyor. Dünyanın farklı yerlerinde de başlıyor. Ancak Göbeklitepe'deki sonuçlar bütün bunların üzerine çıkıyor. Bunları anlatmamız gerekiyor. Bu yüzden 2023 yılında Urfa’da Dünya Neolotik Dönem Kongresi yapmaya karar verdik. Bu gerçekten Urfa’ya bilim dünyasının borcudur. Urfa’ya teşekkür etmek istiyorum. Sadece bürokrasiye değil bölgedeki halka da ediyorum” açıklamasını yaptı.

"GÖBEKLİTEPE TEK VE YALNIZ DEĞİLDİR"

Programda konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da, "2018 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren Göbeklitepe, arkeolojide ve ilgili tüm branşlarda bilgilerimizi güncelledi. Daha önce sorulmamış ve cevaplanması elzem olan yeni soruları önümüze koydu. Biz ona 'Tarihin Sıfır Noktası' dedik. Şimdi o noktayı daha derine ve muhtemeldir ki çok daha geriye çekeceğiz. Çünkü Göbeklitepe tek ve yalnız değildir. Projemiz kapsamında gerçekleştirilecek 12 kazı çalışması ile Şanlıurfa’nın sözcülüğünde, Anadolu’nun insanlık tarihine yaptığı katkının bilinmeyen hikayelerine tercüman olacağız." diyen Bakan Ersoy, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu proje çerçevesinde, iki bölgede sürdürülen yüzey araştırmalarıyla yeni yerleşim yerleri tespit edildi. Halen Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe, Sayburç, Çakmaktepe, Sefertepe ve Yeni Mahalle Höyüğü olmak üzere 7 alanda arkeolojik kazı çalışmaları sürdürülüyor. Tabi bu sayı 12 ama bu sayıyı 20 üzerine çıkaracağız. Önümüzdeki günlerde, projenin 2021-2024 yılları arasını kapsayan ilk etabı dahilinde Yoğunburç, Ayanlar, Kurt Tepesi, Harbetsuvan ve Taşlıtepe yerleşim yerlerinde de kazılara başlanacak. Yurt içinde 8 ayrı üniversitenin dahil olduğu, 12 kurum ve kuruluş ile iş birliği planlandı. Bu doğrultuda İstanbul Üniversitesi, Harran Üniversitesi ve Ankara Bilim Üniversitesi'nin arasında doğrudan iş birliği protokolleri imzalandı. Ayrıca 5 ayrı ülkeden 8 ayrı üniversite ile 4 uluslararası akademi, enstitü ve müzeyi de Şanlıurfa Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi’ne dahil ettik. Japonya, Rusya, Almanya, İngiltere ve Fransa ile geniş bir uluslararası yelpaze oluşturduk.”

"DÜNYA, TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİREN DÖNÜM NOKTALARINA BİZLERLE BİRLİKTE ŞAHİTLİK EDECEK"

Konuşmasında Şanlıurfa'da gerçekleştirilen "Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi"nin ülkemizde bugüne değin yapılmış en büyük ve en kapsamlı arkeoloji projesi olduğunu vurgulan Bakan Ersoy, "Başta Uluslararası Dünya Neolitik Kongresi olmak üzere çok sayıda uluslararası bilimsel toplantı ve etkinliklerin yanında, ziyaretçi karşılama ve tanıtım merkezleri, sergi ve çevre düzenleme projeleri, ulaşım ve altyapı düzenlemeleri gibi bir dizi uygulamayı da hayata geçireceğiz. Bütün bunlar için cari ve personel giderleri hariç 127 milyon lira tutarında bir kamu yatırımı öngörülmektedir. Bu rakam da projenin değeri ve önemi noktasında ciddi bir fikir vermektedir diye düşünüyorum. Ayrıca proje sürecinin ve çıktılarının güncel olarak paylaşılacağı bir web sitesi tasarlandı. Dünya bu toprakların rakipsiz kültürel değerlerine vakıf olacak ve tarihin akışını değiştiren dönüm noktalarına bizlerle birlikte şahitlik edecektir." dedi.

KARAHANTEPE'DEN ÇIKARILAN ESERLER İLK KEZ SERGİLENDİ

Taş Tepeler'in tanıtım toplantısı için Karahantepe'den iki yıl içerisinde çıkarılan 37 eser ise ilk kez Şanlıurfa Müzesi'nde düzenlenen "Karahantepe ve Neolitik İnsan Sergisi"nde görücüye çıktı. Dünya üzerindeki en kapsamlı Neolitik dönem sergisini gerçekleştirmek amacıyla açılan bu sergide, tanıtılan eserlerin de "Türkiye'de sergiye çıkarılan en hızlı arkeolojik eserler" arasında yer aldığı belirtildi.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!