İslamafobi sorunu nasıl çözülür?
İslami İnsan Hakları Örgütü'nün kurucularından Merali, 'İslamofobi yapısal bir sorun. Çözümü de devletin birimleri, yasama ve medya gibi kurumların üstleneceği bir kültür değişimiyle gelebilir' dedi.
İslami İnsan Hakları Örgütü'nün (IHRC) kurucularından yazar Arzu Merali, islamofobinin "yapısal bir sorun" olduğunu belirterek "Çözümü de devlet kurumları, yasama, medya ve akademi gibi kurumların üstleneceği bir kültür değişimiyle gelebilir" dedi.
Merkezi Londra'da bulunan IHRC'nin "Nefret Ortamı: İngiltere'de Müslümanların Yeni Normali" başlıklı raporunun da yazarları arasında yer alan Merali, çalışmanın bulgularını değerlendirdi.
İngiltere'de Müslümanların uğradığı münferit saldırıların ötesinde, Müslümanlara yönelik ayrımcılığı cesaretlendiren ve meşrulaştıran bir ortam oluştuğunu anlatan Merali, “İslamofobi yapısal bir sorun. Çözümü de devlet kurumları, yasama, medya ve akademi gibi kurumların üstleneceği bir kültür değişimiyle gelebilir” diye konuştu.
"Şüpheli kişi" muamelesi
İngiltere'de Müslümanların kendilerini "şüpheli kişi" olarak hissetmelerine neden olan bir ortam oluştuğunu belirten Merali, bunda hükümetin güvenlik politikalarının da rolü olduğunu vurguladı.
Raporun, 2010 yılında yapılan benzer bir çalışmanın devamı niteliğinde olduğunu ifade eden Merali, aradan geçen sürede islamofobinin yükselişe geçtiğini kaydetti.
Müslümanların islamofobiye karşı verdikleri mücadelenin niteliğinin artık değişmesi gerektiğini vurgulayan Merali, “Müslümanlar kapılarını açtılar ve kendilerini hem birey olarak, hem de topluluk olarak tanıtmak, bu islamofobi trendini tersine çevirebilmek için uzun süreden beri çaba harcadılar. Ama artık enerjilerini Müslüman örgütlerin ana kurumlarda değişim talep etmesini sağlamaya yoğunlaştırmalılar” şeklinde konuştu.
Rapordan veriler
IHRC'nin raporuna göre, islamofobi İngiltere'de kendisini yaşamın her alanında gösteren, yeni, kabul görmüş ayrımcılık biçimlerine evrildi.
Rapora göre, medyada Müslümanların "her zaman" kötü kalıplarla temsil edildiğini söyleyenlerin oranı 2010'da yüzde 10 iken, 2014'te 39,4'e yükseldi.
Siyasetçilerin islamofobik konuşmalar yaptığına şahit olduğunu ifade edenlerin oranı 2010'da yüzde 60'ın altında iken, 2014'te bu oran yüzde 85'e çıktı.
Araştırmaya katılanların yüzde 51,1'i siyasetçilerin Müslümanlara karşı ayrımcı davranışları onayladığı görüşünde.
Müslümanların iş ve okul ortamında maruz kaldığı ayrımcılıkla ilgili tespitlere de yer verilen rapora göre, Müslümanlara karşı ayrımcılık yapanlar medyadan etkileniyor. Fiziksel saldırıya uğradığını söyleyen Müslümanların oranı 2010'da yüzde 13,9 iken, 2014'te yüzde 17,8'e çıktı. Sözlü saldırıya maruz kaldığını ifade edenlerin oranı da yüzde 39,8'den yüzde 66'ya yükseldi.