23 Eylül 1821'de Mora yarımadasının merkez şehri Tripoliçe'de 40 bini aşkın Müslüman Türk, isyancı Yunanlılar tarafından öldürüldü.
Tarihte benzerine az rastlanan katliam seansı, ABD ve Avrupalı temsilcilerin gözleri önünde gerçekleşti.
Gördükleri karşısında dehşete düşen bir Alman görevlinin bunalıma girip intihar ettiği Tripoliçe katliamı, Türkiye kamuoyunda daha yeni idrak ediliyor.
23 Eylül ve takip eden günlerde Türk medyasında Tripoliçe katliamına ilişkin çıkan haberler ve sonrasında Dışişleri Bakanlığı'nın soykırıma dikkat çeken açıklaması başta Yunan medyası olmak üzere dünya basınında geniş yer buldu.
Tripoliçe soykırımının gündeme gelmesinden ötürü şaşırmış görünen Yunanlılar, varlığını çok iyi bildikleri katliamı inkar edemedi.
Atina merkezli Newpost, "Türkiye'nin Tripoliçe'yi bir katliam olarak nitelemesi ve etki kurma aracı olarak kullanması daha önce hiç yaşanmamıştı" derken, NewsGr ise "Türkler, Tripoliçe'de onbinlerce Türk'ün katledildiğini duyurdu" ifadelerini kullandı.
Orthodoxianewsagency de haberler karşısında inkar yolunu seçmeyerek şu başlığı kullandı: "Tripoliçe katliamı: Tarihte kara bir leke!"
SDNA haberi "Türkler son noktayı koydu: Türklerin Soykırımı" diye duyururken, Glomex ise "Türkiye çıldırdı, Tripoliçe'yi hatırladı" şeklinde yazdı.
SKAI, 200 yıl önce onbinlerce Müslüman Türk'ün öldürüldüğüne dikkat çekerken ToVima, "Türkler, 23 Eylül 1821 tarihini katliam kelimesiyle özdeşleştirdi" ifadesini kullandı. Protothema ise okuyucularının karşısına "Türkler meydan okumaya devam ediyor: Tripoliçe Soykırımı!" cümlesiyle çıktı.
Amerikan Huffingtonpost da gelişmeye şöyle dikkat çekti: "Türkiye, onbinlerce Türk'ün vahşice katledilişini duyurdu."
Aslında dünyanın çok iyi bildiği fakat dile getirmekten imtina ettiği tarihi gerçeğin artık soykırımın doğrudan mağduru olan Türkiye tarafından ifşası, sürecin bundan sonra alacağı hâle ilişkin ipuçları veriyor.
Batı Trakya'daki göçmenler başta olmak üzere pek çok Müslüman Türk, 1821'de Rum imzalı soykırımın bir sanat eseriyle ölümsüzleştirilmesi ve dünyaya duyurulması gerektiğini düşünüyor.
