Türk Hava Kurumu raporu tamamlandı: Dudak uçuklatan zarar!
Cumhurbaşkanı Erdoğan talimatıyla Devlet Denetleme Kurulu tarafından hazırlanan THK raporu tamamlandı. 275 milyon 698 bin 776 TL net zararı olan kurumda bazı uçaklarının motorunun dahi olmadığı ortaya çıktı.
Devlet Denetleme Kurulu (DDK), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla, THK'nın 2009 ve 2019 dönemleri arasındaki bütün işlemlerini ve hesaplarını denetledi. Denetlemenin ardından kapsamlı bir rapor hazırladı.
Hazırlanan rapora göre 2011 yılı sonrasında THK derneğinin faaliyetlerinin sınırı belirsiz hale getirildi. Mali ve personel yetersizliğine aldırılmadan kurum, birçok külfetin içerisinde sokuldu ve netice olarak THK'nın kuruluş felsefesi ve amacından uzaklaşıldı. Kurum borç batağı ile karşı karşıya bırakıldı.
YETKİN OLMAYAN YÖNETİCİLER KURUMDA İSTİHDAM EDİLDİ
Hazırlanan raporun en çarpıcı kısmıysa, THK'nın zarara uğratılma sürecinde alanında yetkin olmayan yönetici ve personelin kurumda istihdam edilmesi olarak gösteriliyor.
Kurumdaki yöneticilerin plansız ve öngörüsüz kararlar ve adımları, tekrarlanan hata ve suiistimaller nedeniyle, THK Derneğinin 2019 yılı dönem net zararının 275 milyon 698 bin 776 TL’ye ulaştığı ifade edildi.
UÇAKLAR BAKIMSIZLIKTAN KADERİNE TERK EDİLDİ
Hazırlanan raporda, Haziran 2020 itibariyle THK Genel Başkanlığı bünyesinde kayıtlı 21 yangın söndürme uçağının bulunduğu bilgisi kendisine yer buldu.
Yangın söndürme uçaklarının 15’inin faal durumda olmadığı belirtildi. Geriye kalan 6 uçağın bakımda ya da bakımı bekler durumda bulunduğu kaydedildi. THK envanterindeki bakıma ihtiyaç duyan 6 adet CL-215 tipi yangın söndürme uçağıyla ilgili 2020 Haziran ayı itibarıyla güncellenen teknik rapora göre, 2 uçağın toplam 2 milyon 194 bin dolar değerinde malzemeye ihtiyaç duyduğu, 1 uçağın bakım ve x-ray uygulamasının bulunduğu, bu üç uçağın dış yüzeyine korozyona karşı AD uygulaması yapılması gerektiğinin altı çizildi. Geriye kalan 3 uçağın ise malzeme bekler durumda olduğu, ayrıca 2020 yılının mart ayında yapılması gereken AD uygulamasının ekonomik gerekçelerle yapılmadığının belirlendiği kaydedildi.
