İletişim Başkanı Fahrettin Altun Finlandiya gazetesine konuştu: Herhangi bir taviz vermedik
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Finlandiya'nın en çok okunan gazetelerinden 'Helsingin Sanomat'ın sorularını yanıtladı. Altun, Madrid'deki zirvede Türkiye'nin müzakere sürecinden istediğini aldığını belirtti.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Finlandiya'nın önde gelen gazetelerinden olan 'Helsingin Sanomat'ın Madrid'deki zirvde imzalanan mutabakatla ilgili sorularını yanıtladı.
İSVEÇ VE FİNLANDİYA TÜRKİYE'NİN KARARLILIĞINI ANLAMIŞ OLDU
Türkiye'nin en başından beri NATO'nun genişlemesine bir itirazı olmadığını belirten Altun, Türkiye'nin NATO'ya girmek isteyen ülkelerden, ittifakın değer ve hedeflerini paylaştığını gösteren somut deliller beklediğini belirterek şu ifadelere yer verdi:
Elbette en önemli beklentimiz, PKK’nın yanı sıra bu terör örgütünün Suriye kolu olan YPG’nin ve Türkiye’de darbeye kalkışıp, 251 masum insanı katleden FETÖ’nün propaganda, eleman devşirme ve finansman faaliyetlerine engel olunması oldu. Zira bu örgütlere verilen siyasi, maddi veya askeri destek, doğrudan doğruya Türk vatandaşlarının can ve mal güvenliğine tehdit oluşturmaktadır. Aynı zamanda tarihin en önemli askeri ittifakı olan NATO’ya üye olmak isteyen bu iki ülkenin, NATO’nun en büyük ikinci ülkesine sahip olan Türkiye’ye herhangi bir silah ambargosu uygulamasının söz konusu olamayacağını açıkça söyledik. Neticede bir mutabakat imzalandığına göre Finlandiya ve İsveç’in terörle mücadele konusunda ne kadar ciddi ve kararlı olduğumuzu tam anlamıyla idrak ettiğini anlıyoruz.
Müzakerelerde ele alınan en çetin konunun ne olduğu sorusunu yanıtlayan Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifade ettiği üzere Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine ilkesel ve bütünsel bir perspektiften yaklaştığını söyledi.
Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'dan beklentilerini gayet net bir şekilde paylaştıklarını belirten Altun şu sözlere yer verdi:
Dolayısıyla bu sürece ayrı ayrı başlıklar olarak bakmadık. Örneğin terörle mücadele konusunda adım atıldığı, ancak yaptırımların sürdüğü bir senaryoda herhangi bir taviz vermeyecektik. Aynı şekilde terör konusunda herhangi bir esneklik göstermemiz söz konusu olamazdı. Bu açıdan müzakerelerde tüm konular eşit ağırlıklı olarak ele alınmıştır.
'TÜRKİYE HERHANGİ BİR TAVİZ VERMEDİ'
Altun, Türkiye'nin herhangi bir taviz verip vermediği sorusu üzerine şu ifadelere yer verdi:
Hayır. Son derece meşru taleplerde bulunduk. Zaten bu taleplerin karşılanmadığı bir senaryoda Finlandiya ve İsveç’in üyelik taleplerinde ilerleme kaydedilmesi, doğrudan doğruya NATO’yu tehlikeye atabilirdi. Dolayısıyla herhangi bir taviz vermemiz söz konusu olamazdı.
'MUTABAKAT ÜYELİK OLARAK LANSE EDİLMEMELİ'
"Finlandiya Türkiye’den NATO’ya katılımını gecikmeden onaylamasının bekleyebilir mi? Yoksa yolumuza başka bir şey çıkabilir mi?" şeklindeki soru üzerine de Altun, Madrid’de imzalanan üçlü mutabakatın üyelik olarak lanse edilmesinin doğru olmadığını söyledi.
İKİ ÜLKENİN TAAHHÜTLERİNİ YERİNE GETİRİP GETİRMEDİĞİNE BAKILACAK
Finlandiya ve İsveç'in yazılı taahhütlerini ne derece yerine getireceklerini de değerlendireceklerini belirten Altun şöyle konuştu:
Finlandiya ve İsveç’in yazılı taahhütlerini ne ölçüde yerine getirdiğini değerlendireceklerine dikkati çeken Altun, “NATO üyeliği bir hak değil, ayrıcalık. Bu ayrıcalığı elde etmek isteyen devletlerin bazı şartları karşılaması gerekiyor. Bu çerçevede PKK’nın yanı sıra YPG ve FETÖ’nün metinde terör örgütü olarak tanınmış olması önemlidir. Şimdi bu iki ülkenin üzerine düşen sorumluluk, verdikleri sözleri tutmaktır.
'TERÖRİSTLER SON BİRKAÇ AYDA GERÇEK YÜZLERİNİ GÖSTERDİ'
Altun kendilerini mağdur gibi gösteren teröristlerin gerçek yüzünü son birkaç ayda şüpheye yer bırakmayacak şekilde gösterdiğini belirterek, "Son olarak Helsinki’de PKK/YPG terör örgütü mensuplarının Finlandiyalılara saldırma görüntüleri ortaya çıktı. Bu insanların, Finlandiya’nın çıkarlarını önemsemediği, ülkenizin değerlerini paylaşmadığı ortadadır. Finlandiya makamları hem taahhütlerini yerine getirmek hem de vatandaşlarını bu tehditten korumak için gereken adımları atmalıdır" ifadelerini kaydetti.
'TERÖRİSTLERİN İADE KONUSU DEVLETLERİN SAMİMİYETİ AÇISINDAN BİR TEST OLACAK'
Hem Finlandiya hem de İsveç’in yazılı olarak terör örgütü mensuplarının iadesiyle ilgili taahhütlerde bulunduğunu hatırlatan Altun, Türkiye’nin ilgili şahıslar hakkında gerekli bilgileri iki ülkenin makamlarıyla paylaştığını kaydetti. İletişim Başkanı Altun, “Teröristlerin iadesi konusu elbette ilgili devletlerin samimiyeti açısından bir test olacaktır. Türkiye’de anayasal düzeni ortaya kaldırmaya çalışan, şiddet eylemlerine karışan, masum insanların can ve mal güvenliğini tehdit eden insanlara güvenli liman sağlamak zaten müttefiklik ruhuna aykırı olacaktır” ifadelerini kullandı.