CHP'li Ekrem İmamoğlu'nun yönetimindeki İstanbul, hizmetsizlik nedeniyle her geçen gün adım adım 90'lı yıllara geri dönüyor. İstanbul'un simgelerinden 'Altın Boynuz' olarak da bilinen Haliç her geçen gün daha da kirllenmeye başladı.
Tehlike saçıyor: İnternet ihbarlarında yok yok: Çocuk istismarı, fuhuş, intihara...
ISLAH ÇALIŞMALARI YAPILMIYOR
Haliç'e dökülen derelerde yıllardır gerekli ıslah çalışmalarını yapmayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetiminin şimdi de Silivri'den getirdiği çöp sularını Haliç'e boşaltıldığı tespit edildi. Haliç'te suyun renginin kahverengiye döndüğü, sahil kısımlarında atık sulardan kaynaklı olarak farelerin gezdiği görüldü.
Narin'in dışarıdaki abisindenn yasak aşk iddiasına yanıt: Amcam babam gibidir...
"PIRIL PIRIL HALİÇ SİMSİYAH OLDU"
Sabah'a değerlendirmelerde bulunan İBB Meclisi Çevre, Yenilenebilir Enerji ve İklim Değişikliği Komisyon Başkanı Sadullah Hasanoğlu, İBB yönetiminin Silivri'den getirdiği çöp sularını Haliç'e boşalttığını ifade ederek, "CHP'nin Haliç'le ne alıp veremediği var? 1994 öncesinde nasılsa bugün de aynı. 2019'da göreve gelir gelmez Haliç'i yeniden batırdılar. Hazır sistemi çalıştıramadılar. Pırıl pırıl Haliç simsiyah oldu" dedi. Sütlüce Parkı'na gelen vatandaşlar ise "Eskiden yürüyüş yapıyorduk. Şimdi kokudan duramıyoruz. Çocuklarla geldiğimizde mikrop kapar diye korkuyoruz" açıklamasında bulundu.
Bianca Boya 30 Ağustos'a hazır! Dünyanın en büyük Türk Bayrağı...
"İSKİ BİYOLOJİK ARITMAYI YAPMIYOR"
Haliç’teki kirliliği ve kokunun artmasını değerlendiren İstanbul Çevre Konseyi Genel Sekreteri Zafer Murat Çetintaş, İBB’nin Haliç’in temizlenmesi konusunda yeterli çalışmayı yapmadığını söyledi. Suların sağlıklı bir biçimde temizlenmesini sağlayan temel unsurun biyolojik arıtma olduğunu söyleyen Çetintaş, İSKİ’nin bu çalışmayı yapmadığını belirtti.
Siyonist israil ordusu başından vurdu: Türk aktivist Ayşenur Ezgi Eygi...
"HALİÇ'E TEMİZ SU VERİLMİYOR"
Çetintaş, eğer biyolojik arıtma yapılıyorsa İBB’nin bunu belgelerle açıklaması gerektiğini ifade etti. Haliç’in suyunun berrak olmama nedenlerinden birinin de Karadeniz’den su pompalanmasındaki sorun olduğunu ifade eden Çetintaş, pompa cihazlarından birini de yerinde inceledi.Çetintaş, cihazın yeterli düzeyde çalışmadığını söyleyerek, bu sebeple Haliç’e temiz su verilemediği ve oksijen miktarının azaldığını belirtti.
CHP ve DEM'li belediyelerin 'kent uzlaşısı' toplantısında skandal: İstiklal marşı...
"HALİÇ SIĞLAŞIYOR"
Kötü kokudan dolayı maske takarak konuşmak zorunda kaldığını ifade eden Zafer Murat Çetintaş, şu açıklamalarda bulundu;
Haliç’in kıyısına geldik, bende solunum sıkıntısı var, takmak zorundayım. Çünkü çok ağır bir koku var. İnsanların neden şikayet ettiğini daha iyi anlamış oldum. Anayasanın 56’ncı maddesi gereği; tüm yurttaşların doğal ve temiz bir çevrede yaşama hakkı vardır. Ama İBB’nin yan kuruluşlarının yeterli çalışmadığı ortaya çıkıyor. Görüyorsunuz, Haliç’e giden bu dere pislik içerisinde ve orada bir kaçak su çıkışı var. Geçtiğimiz günlerde yurttaşlar şikayetçiydi. Basın mensupları bölgeye gittikten sonra Çevre Koruma Daire Başkanı bir açıklama yaptı. Her yıl Haliç’ten 65 bin metreküp çamur çıkarttıklarını söyledi. Demek ki Haliç temizlenmiyor, demek ki gördüğümü bu kaçaklarla Haliç devamlı kirleniyor. Eğer her yıl 65 bin metreküp çıkartsalar Haliç derinleşirdi ama Haliç sığlaşıyor. O yüzden kaçakların var olduğunu da kendi ağızlarıyla itiraf ediyorlar.
Siyah Kalp dizisi Sevilay kimdir? Leyla Tanlar nereli, kaç yaşında?
"İSTANBUL'UN SORUNUNU BİTİRMEDEN BİR YERE GİDEMEZSİN"
Zafer Murat Çetintaş, İBB’nin Haliç’in temizlenmesi ve çevre temizliğinin sağlanması konusunda cevaplaması gereken sorular olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi;
Buradan ‘İstanbul’un sorunu değil, Türkiye’nin sorunu’ edebiyatı yapan belediye başkanına sesleniyorum; İstanbul’un sorununu bitirmeden bir yere gidemezsin. Burada o sorunları çözmekle mükellefsin ve o vaat ile göreve geldin. Ortada işte, 4 senedir bir şey yapılmamış. Deniz götürülen, bırakılanların hangi bölgelere bırakıldığını açıklamaları gerekiyor. Bu birincisiydi. İkincisi ise, biyolojik arıtma miktarı, kullanılan biyolojik mikrop ne kadar? Şeffaf bir şekilde bunu da açıklamak zorundalar. Karadeniz’den gelen su miktarı nedir ve neden son bir haftada bu böyle gerçekleşmiştir. Nitekim şu an Karadeniz’den gelen temiz bir su göremiyorum. Eğer olsaydı zaten burası bu halde olmazdı. Haliç kıyılarında kaçak olduğunu iddia ediyordum, işte ispatı.
