Büyük provokasyona hazırlanıyorlar! Hedef yine aynı

Türkiye'de son dönemde sokakları karıştırarak hükümeti devirme umuduyla pek çok girişimde bulunan örgütler yeniden devrede. Bu kez bahane elektrik faturaları. Ancak tıpkı Gezi ayaklanmasında olduğu gibi bu süreçte de asıl mesele başka. 

ASIL MESELE YİNE BAŞKA

Sokakları karıştırmaya yönelik ilk girişim HDP'den geldi. İlk kalkışmayı HDP Doğubeyazıt İlçe Örgütü yaptı. Örgüt hafta sonu düzenlediği sokak eyleminde gerçek meseleti açık etti, HDP'nin gösterisinde 'Hükümet istifa' sloganları atıldı.

Ancak HDP bu kalkışmayı ülke geneline yaymak istiyor. HDP, artan elektrik faturalarını fırsat bilerek yayınladığı bildiride il ve ilçe örgütlerine adeta isyan çağrısı yaptı. HDP'li Özlem Gündüz ile Mahfuz Güleryüz'ün imzasını taşıyan 'artan elektrik zamlarına ilişkin' başlıklı bir bildiri yayınlandı. İsyan bildirisinde, partinin tüm il ve ilçe örgütlerine sokağa çıkma çağrısı yapıldı.

Yapılan açıklamada, "Halkın sokağa çıkarak tepkisini kitlesel bir şekilde dile getirmesi kamuoyunda derin yankı uyandırmıştır. Önümüzdeki dönemde sıkça karşılaşacağımız bu halk eylemliklerini bulunduğumuz her yerde en güçlü katılımla sahiplenmeliyiz. Yoksulluk ve zamlara karşı yapılan eylemliliklerde yerelin özgünlüğü de dikkate alınarak fiilen öncülük çalışması yapılabilir. Parti ambleminin olmadığı pankart, döviz vb. Görsellerin kullanılmasına özen gösterilmelidir." ifadeleri yer aldı

PARTİ AMBLEMSİZ İSYAN ÇAĞRISI 

Ancak o bildiride bir vurgu dikkat çekti. HDP'nin yaptığı örtülü isyan çağrısında,  HDP'ye ait parti amblemlerinin kullanılması yasaklandı. Yani o belgede "Halk eylemlerini en güçlü katılımla sahiplenmeliyiz." ifadelerini kullanan HDP, terör örgütü ve siyasi uzatısının gerçekleştirmeyi planladığı kalkışmaya toplumun genelinden katılım olduğu yönünde bir algı oluşturmanın peşine düştü. 

TTB YİNE VAZİYET ALDI!

HDP ve DHKPC çıkışlı her kalkışmaya kendi çatısı altında destek veren Türk Tabipler Birliği de yine sahnede. Birliğe bağlı doktorlar 8 Şubat Salı günü için grev duyurusu yapı.  Eylemin bahanesi sağlık çalışanlarının özlük haklarını içeren düzenleme. Yapılacak eyleme ilişkin açıklamada bulunan İstanbul Tabip Odası Başkanı Pınar Saip, "Polikliniklere gelinmemesini öneriyoruz." diyerek doktorlara hastalara bakmama çağrısı yapıldı. 

Greve ilişkin açıklamada bulunan İstanbul Tabip Odası Başkanı Saip, hastane hizmetlerini kısıtlayacakları söyleyerek vatandaşlara adeta meydan okudu.

''İŞİMİZİ YAPMIYORUZ'' PAYLAŞIMLARI

TTB sosyal medya hesabından doktorların görevi bıraktıklarına dair fotoğrafları da paylaştı. O Türkiye'nin pek çok noktasında çekilen o fotoğraflarda boş poliniklerin görüntüleri yer aldı.  

TTB, HDP UZANTISI GİBİ

TTB'nin ülkede yaşanan her kriz beklentisinde ortaya çıkıp hastaneleri de karıştırma çabasının aslında kritik bir anlamı var. O da örgütün başındaki ismin, terör örgütü PKK ile yakın irtibatı.

Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, PKK elebaşı Abdullah Öcalan için özgürlük çağrısı yapan, PKK'nın Suriye uzantısı YPG/PKK'nın sözde eş başkanı Asya Abdullah'a 'Barış, Dostluk ve Demokrasi' ödülü veren, HDP'ye ziyarette bulunarak HDP eş başkanı Mithat Sancar ile basın toplantısı düzenleyen bir isim. 

BAZI ALEVİ DERNEKLERİNDEN DE ELEKTRİK İSYANI

Elektrik faturaları üzerinden oluşturulan infial algısına bir destek de bazı Alevi derneklerinden geldi.  İstanbul Küçükçekmece’deki Garip Dede Kültür ve Cemevi Derneği’ne gelen elektrik faturasını sosyal medyada paylaşan Garip Dede Dergahı Yönetim Kurulu Başkanı Celal Fırat gelen miktarlara tepki göstererek faturaları ödemeyeceklerini açıkladı. 

Sosyal medyadan açıklama yapan Fırat, “Alevi Dernekleri Federasyonun bileşenleri olarak, elektrik faturalarını ödememe kararı aldık, Çarşamba günü mahkemelere toplu olarak başvuracağız. Eşit yurttaşlık istiyoruz! Buyurun gelin elektriğimizi kesin. Cemevlerimiz ticarethane değil, ibadethanemizdir” ifadelerini kullandı. 

Bazı Alevi derneklerinin bu adımı sosyal medyada cemevlerinin statüsüne dair tartışmasının fitilini de yeniden ateşledi. Cemevlerinin 'ticarethane' statüsünde faturalandırıldığına vurgu yapılan tartışmalarda değinilmeyen bir konu var. O da sadece cemevlerinin değil, camilerin  de elektrik dağıtım firmaları tarafından ticarethane statüsünden faturalandırıldığı gerçeği.