Beni öldürmeye karar vermişler! Sinan Ateş'in öldürülmeden önceki mesajları ortaya çıktı!

Silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin cinayette yeni bir gelişme yaşandı. Sinan Ateş'in öldürülmeden önce yakın arkadaşına yolladığı mesajlar ortaya çıktı. Ateş'in mesajlarda, "Beni öldürmeye karar vermiş arkadaşlar. Sürekli geriyorlar ortamı" ifadelerini kullandığı tespit edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in suikaste kurban gitmeden önce arkadaşın attığı mesalar ortaya çıktı.
"BENİ ÖLDÜRMEYE KARAR VERMİŞLER"
Ankara'da suikast sonucu öldürülen Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş'in, cinayetten önce yakın arkadaşı Ömer Çağrı Özdemir'e mesajlar attığı tespit edildi. Sinan Ateş'in mesajında "Beni öldürmeye karar vermişler" ifadesini kullandığı görüldü. Özdemir, bu yazışmaları Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundu ancak ifadesi iddianameye konmadı.
İDDİANAMEDE YER ALMAYAN YAZIŞMA
Ankara'da 30 Aralık 2022'de öldürülen Ateş'in cinayetine ilişkin soruşturma 1 yıl 4 ay sonra tamamlanmış, Başsavcılık 22 kişi hakkında ''Tasarlayarak öldürme'' suçundan iddianame düzenlemişti. 17 ayda hazırlanan iddianamede cinayette parmağı olan bir çok ismin yer almadığı iddiası ise Ateş'in eşi Ayşe Ateş tarafından ifade edilmişti. Dava dosyasına girmeyen bilgilerden biri de Ateş'in ölmeden önce yakın arkadaşına attığı mesajlar oldu.
"KAN DÖKÜLSÜN İSTEMİYORUM"
Sinan Ateş, ofisinin önüne gelen aracın fotoğrafını yakın arkadaşı Ömer Çağrı Özdemir'e gönderiyor ve, "İsmet Beyle konuş. Kan dökülsün istemiyorum" diye mesaj atıyor. Ateş, bu yazışmadan altı gün sonra da yine Ömer Çağrı Özdemir'e "Beni öldürmeye karar vermiş arkadaşlar Ömer abi. Sürekli geriyorlar ortamı" diye yazdığı ortaya çıktı.
SİNAN ATEŞ ARACIN FOTOĞRAFINI ÇEKİP ARKADAŞINA GÖNDERDİ
Sinan Ateş ve Ömer Çağrı Özdemir arasında geçen mesajlaşmalar şu şekilde;
Sinan Ateş ile avukatı Ali Yücel'in birlikte kullandıkları hukuk bürosunun önünde Ülkü Ocakları'na tahsisli 06 AT 2020 plakalı siyah bir araç park etti. Büroya gelen gençlerden geçlerden Ç.B., arabanın fotoğrafını çekip Ateş'e gönderdi. Ateş ise bu fotoğrafı yakın arkadaşı Ömer Çağrı Özdemir'e iletti.
Ateş: Ankara Ocak, silahlı dört kişi göndermiş. Ofiste değildik.
Özdemir: Ofise mi?
Ateş: Evet, çocuklar inince aşağı, bunlar yürümüş. 06 AT 2020. Biz almıştık ya aracı. İsmet Beyle konuş. Kan dökülsün istemiyorum.
Özdemir: Tamam. Şimdi plakayı, aracı gönderiyorum. (Ateş'in "İsmet Bey" dediği kişi, Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı'ndan önce danışmanlığını yaptığı, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman)
İlk yazışmadan altı gün sonra... 16 Mart 2022. Ateş, Özdemir'e kendisini öldürmeye karar verdiklerinden söz ediyor. Yazışma şöyle:
Ateş: Beni öldürmeye karar vermiş arkadaşlar Ömer abi. Sürekli geriyorlar ortamı.
Özdemir: Öyle kolay mıymış?
Ateş: Sağa sola haber yolluyor, arıyorlar.
Özdemir: Vay anasını ya!
Ateş: Havlamasını bilmeyen köpek sürüye kurt getiriyor. Yeni insanlar ölsün istiyorlar.
Özdemir: Takma kafana reis, kolpacı bunlar.
Ateş: Orası öyle. Reis 18-19 yaşında çocukları gaza getiriyorlar. Cahit'e (Eski Bursa Ülkü Ocakları Başkanı Cahit Özdemir) ekip yollamışlar. Mersin'de olan Bursa'da olursa... Allah korusun"
ARKADAŞI KENDİSİNE GÖNDERİLEN MESAJLARI BAŞSAVCILIĞA SUNDU
Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı sırasında Ateş'in genel sekreteri olan Özdemir, yazışmaları 5 Mayıs 2023'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundu. Özdemir, ifadesinde, 06 AT 2020 plakalı araca ilişkin şu açıklamalarda bulundu;
"Avukat Ali Yücel'e ait olup kendisinin de kullandığı büronun önüne 06 AT 2020 plakalı aracın geldiğini, Ç.B. tarafından fark edildiğini, silahlı dört kişinin araçta bulunduğunu, şahısların Ç.B.'yi fark etmesi üzerine oradan ayrıldıklarını iletmiştir."
ARKADAŞININ İFADELERİ İDDİANAMEDE YER ALMADI
Özdemir, Ateş'in "Beni öldürmeye karar vermişler Ömer abi" şeklindeki mesajını göstererek, şöyle dedi:
"Kendisini öldürmeye çalıştıklarını ve planladıklarını bana açık açık bildirmiştir. Bursa'da Cahit Özdemir'e de Mersin'de Çağrı Ünel'e olduğu gibi bir ekip yollandığını, bu tip karışıklıklar sonucunda yeni insanların ölebileceği endişesi taşıdığını bana belirtmişti." Ancak Özdemir'in bu ifadeleri iddianamede yer almadı.
