Dev proje raftan indi: 25 trilyon metreküplük doğalgaz için tarihî gelişme!

Dev proje raftan indi: 25 trilyon metreküplük doğalgaz için tarihî gelişme!

Katar doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşıyacak boru hattı projesi, Suriye'de Esed rejiminin son bulmasıyla yeniden gündemde. İlk kez 2009 yılında açıklanan fakat bölgesel aktörlerin engel olmaya çalıştığı 'Katar-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı' planı, Suriye'dek iç savaşla birlikte rafa kaldırılmıştı. 

Dünyanın en büyük üçüncü doğalgaz rezervine sahip Katar'da yeraltı kaynaklarının boru hattıyla Türkiye'ye bağlanması projesi Suriye'deki gelişmelerin ardından yeniden masada. 

İlk kez 2009 yılında gündeme gelen 'Katar-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı' planı, görünürde İran ve Rusya'nın, arka planda ise İsrail ve ABD'nin direnciyle karşılaşmış, sonrasında çıkan Suriye iç savaşı projenin rafa kaldırılmasına yol açmıştı. 

Katar doğalgazını Suudi Arabistan, Ürdün ve Suriye üzerinden Türkiye'ye, buradan da Avrupa'ya aktaracak proje, Esed rejiminin sona ermesiyle birlikte raftan indirildi. 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, projeye ilişkin geçtiğimiz günlerde yöneltilen soruya şu cevabı verdi:

"Bütünlüğünü sağlamış, istikrarına kavuşmuş bir Suriye için niye olmasın. Olağanüstü bir fırsat olabilir. Olursa o hattın güvenli olması lazım. Dolayısıyla inşallah öyle olur, temennimiz o."

25 TRİLYON METREKÜP İSPATLANMIŞ REZERV

Analistler yeniden gündeme gelen tarihî projeyi değerlendirdi. SETA Vakfı araştırmacısı Büşra Zeynep Özdemir, Katar'ın Rusya ve İran'ın ardından yaklaşık 25 trilyon metreküple dünyanın en büyük üçüncü ispatlanmış doğalgaz rezervine sahip olduğuna dikkat çekiyor. 

Katar'ın Rusya'nın ardından dünyanın en fazla doğalgaz ihraç eden ikinci ülkesi olduğunu anımsatan Özdemir, ülkenin bunu ağırlıklı olarak sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) formunda gerçekleştirdiğini anlattı.

Özdemir, Katar'ın 2004'te faaliyete alınan Dolphin Gas projesinin gaz ihraç ettiği tek boru hattı olduğunun altını çizerek, bu hattın toplam uzunluğunun 370 kilometreyi bulduğunu ifade etti. Katar'ın doğalgaz ihracatı konusunda yüksek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayan Özdemir, şunları söyledi:

"Daha önce 2009'da gündeme gelen, Suudi Arabistan, Ürdün ve Suriye'den geçmesi planlanan Katar-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı projesi Esed rejiminin karşı çıkmasının da etkisiyle rafa kaldırılmıştı. Sonrasında da 10 yıldan uzun süren Suriye iç savaşı projeyi planlanan şekliyle hayata geçirilemez hale getirdi. 

Suriye'de istikrarlı bir rejimin kurulmasının ardından bugünkü konjonktürün devamlılığı halinde projenin bölgede siyasi açıdan bir engelle karşılaşmayacağı söylenebilir. Ancak bahse konu boru hattının her açıdan büyük olduğunu göz önünde bulundurmak gerek.

2050 Net Sıfır Emisyon hedefleri nedeniyle Avrupa ülkelerinin enerji üretiminde kömür kullanımını bırakması sözkonusu. Hem AB'nin hem de Türkiye'nin kömür santrallerinin yerini doğalgaz yakıtlı santrallerin aldığı, hane ve sanayi gaz tüketiminin de arttığı bir senaryoda Katar'dan gelecek gazın alıcı bulması ihtimali oldukça yüksek."

Katar, denizin altından çıkardığı doğalgazı büyük ölçüde sıvılaştırılmış olarak (LNG) ihraç ediyor.  

ABD AVRUPA'YA LNG SATMAYA ÇALIŞIYOR

Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikası Merkezi uzmanı Anne-Sophie Corbeau da söz konusu boru hattının çok uzun olduğunu ve alıcıların uzun vadeli taahhütlerde bulunması gerektiğini ifade etti.

Corbeau, söz konusu boru hattının hayata geçmesinin 2030'u bulabileceğini belirterek, Avrupa'nın 2050'de karbon nötr olma hedefini anımsattı.

Birçok ülkenin 2050'ye kadar doğalgaza hâlâ ihtiyacı olacağının altını çizen Corbeau, boru hatlarının LNG'nin aksine bir kez inşa edildikten sonra bağlı kalınması gereken bir çözüm olduğunu vurguladı.

Corbeau, Suriye'nin henüz istikrarlı olmaktan uzak olduğunu ve gaz talebinden bağımsız olarak bölgede bunun önemli olduğuna işaret ederek, "Bu arada ABD'li LNG ihracatçıları da Avrupa pazarına LNG satmaya çalışıyorlar. Yani bu bir yarış. Suudi Arabistan'ın böyle bir boru hattının ülkeden geçmesine izin verip vermeyeceği ayrı bir konu. Eğer Türk oyuncular bu anlaşmaları imzalamak isterlerse o zaman durum değişir. Türkiye'nin gaz talebiyle ilgili daha az endişeleri var ve kaynak çeşitlendirmekten memnun" diye konuştu.

 

Avatar
Atilla Diş