'Türk' Macarlar Netanyahu'nun yanında: Viktor Orban UCM'den çekiliyor, Golan işgalini tanıyacak

Soykırım suçlusu Benjamin Netanyahu, Türk Devletleri Teşkilâtı'nın (TDT) gözlemci üyelerinden Macaristan'a bir ziyaret gerçekleştiriyor. 2 Nisan'da başlayacak ziyaret 6 Nisan'a dek sürecek ve Netanyahu, Macar mevkidaşı Viktor Orban ile bir araya gelecek. 

İnsanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) hakkında tutuklama kararı verdiği Netanyahu, bu mahkemenin hükümlerini uygulamakla yükümlü Macaristan'da herhangi bir yaptırımla karşılaşmayacak. 

İsrail medyası, Netanyahu'nun Budapeşte'ye varmasından itibaren Viktor Orban yönetiminin UCM'yi tanıyan anlaşmadan çekileceğini kaydediyor.

'Türk' Macaristan, Netanyahu hakkında çıkarılan tutuklama emrine uymayacağını ilk açıklayan ülkelerden biriydi. 

Viktor Orban, Netanyahu'yu geçtiğimiz kasım ayında ülkesine resmen davet etmişti. Aynı dönem Orban, Netanyahu'ya gönderdiği mektupta şunları yazdı:

"Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin son utanç verici kararını öğrendiğimde şok oldum. Macaristan, İsrail ile ittifakımız üzerinde hiçbir etkisi olmayan bu utanç verici kararı şiddetle kınıyor.

En derin desteğimizin bir ifadesi olarak sizi Macaristan'a resmi bir ziyaret için davet etme fırsatını değerlendirmek isterim. Burada güvenliğinizi sağlayacağız."

Macaristan'ın UCM'den ayrılma kararını resmen açıklaması halinde sürecin tamamlanmasının yaklaşık bir yılı bulabileceği belirtiliyor. Hükümet, üyeliğin sonlandırılmasıyla ilgili olarak parlamentoya bir karar sunacak ve tasarı Meclis'ten geçtiğinde UCM'den çekilme işlemleri başlatılacak. 

Macaristan Adalet Bakanı Bence Tuzson, ülkesinde görevli büyükelçilerle buluşmasında hükümet olarak UCM'den çekilme kararı aldıklarını duyurdu. 

İSRAİL BASINI: MACARLAR, GOLAN'DAKİ EGEMENLİĞİMİZİ TANIMALI 

Gazze'deki soykırımı ateşli biçimde destekleyen Hayom gazetesine göre Netanyahu, Macaristan ziyaretinde Viktor Orban'dan bazı taleplerde bulunacak. İsrail Başbakanı, Golan Tepeleri'ndeki işgali Macar mevkidaşından resmen tanımasını isteyecek. Yapılacak görüşmelerin ardından Orban'ın Golan'da İsrail egemenliğini deklare etmesi bekleniyor. 

Bunun "Suriye'deki İsrail düşmanlarına iyi bir mesaj olacağını" ileri süren Hayom, haberine şu yorumla devam etti:

"Macaristan, Arjantin ve Çek Cumhuriyeti'nin yanısıra resmi misyonlarını Kudüs'e taşıyan diğer ülkeler için nadir ve somut bir fırsat ortaya çıktı. İsrail'in Golan'daki mevcut statüsünü tanıyıp normalleştirmeye yardımcı olabilirler. 

Golan'da İsrail egemenliğinin tanınması tarihi önemi sahip bir adım ve İsrail'in güvenliğine olan bağlılığın somut bir göstergesidir. Suriye iç savaşının Celile kıyılarında yaşandığını, Nusra Cephesi'nin sınırda siper kurduğunu veya 7 EKim sabahı Suriye güçlerinin Hamas saldırılarını Golan Tepeleri'nden izlediğini hayal edin. 

Suriye'deki son gelişmeler Türkiye ve Katar'ın desteklediği radikal Sünni İslam'ın, İsrail'i Suriye'de savunulamaz sınırlara sıkıştırmak için uyguladığı uzun vadeli stratejiye karşı kararlı bir duruş sergileme gereğini ortaya koyuyor. 

Bu durum bugün her zamankinden daha açık: Ortadoğu'nun tek Yahudi devletinin varlığını güvence altına almak, İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğinin tanınmasını gerektirir." 

ROMA STATÜSÜ'NE TARAF OLAN ÜLKELER UYMAK ZORUNDA 

Uluslararası Ceza Mahkemesi, 21 Kasım 2024'te açıkladığı kararda, "Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan ötürü" İsrail Başbakanı Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardığını duyurmuştu.

UCM'nin çıkardığı tutuklama emirlerinin uygulanması, mahkemenin kurucu anlaşması olan Roma Statüsü'nün 86. ve 87. maddeleri gereğince taraf ülkelerin yükümlülüğünde bulunuyor.

Statünün 89. maddesi uyarınca Netanyahu ve Gallant'ın, UCM'ye taraf herhangi bir ülkeye seyahati durumunda, o ülkenin yetkili makamlarının kendilerini tutuklayıp Lahey'deki mahkemeye teslim etmesi gerekiyor.