Terör devleti İsrail'in zehirli mirası: Gazze'de sakat doğum oranlarında ciddi artış

Gazze Şeridi'nde İsrail'in uzun süredir devam eden saldırılarının ardından bebeklerde doğum anomalileri görülmeye başlandığı bildirildi.
Terör devleti İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik yoğun saldırıları 7 Ekim 2023'ten bu yana artarak devam ederken Filistinli sivillere yönelik kullanılan kimyasal silahların sonucu olarak Gazze Şeridi'nde sakat doğum oranlarında ciddi bir artış yaşanıyor.
İsrail saldırılarda çeşitli yasaklı silahları, kimyasal gazları, seyreltilmiş uranyum içeren mühimmatları ve ağır metallar barındıran diğer türden askeri materyalleri kullanıyor. Yapılan saha araştırmaları, saldırılar sebebiyle Gazze'deki topraklarda radyoaktif ve kanserojen madde bulgularına rastlandığını gösteriyor.
Söz konusu maddeler çeşitli yollarla Gazze sakinlerinin vücuduna karışıyor ve genetik rahatsızlıklara yol açıyor. Yaşayan nesillerde çoğu zaman doğrudan görülmeyen bu rahatsızlıklar, genetik aktarım yoluyla yeni nesillerde çeşitli hastalıklara ve "mutant doğum" olarak bilinen anomalilere yol açıyor.
ARTAN KUSURLU DOĞUMLARIN EN SON ÖRNEĞİ
Yerel kaynakların aktardığı bilgilere göre, geçtiğimiz gün Gazze kuzeyindeki El Avde Hastanesi'nde dünyaya gelen Melek isimli bebek bunlardan biriydi. Doğumunun ardından Gazzeli bebekte anansefali isimli problemin olduğu gözlemlendi. Anensefali, bebeğin anne karnında gelişimi sırasında konjenital bozukluk yaşayarak beynin ve kafatasının oluşmamasından kaynaklı bir tür doğum kusuru olarak biliniyor. Radyasyon ve toksik kimyasallara maruz kalma ve yetersiz beslenme gibi etmenler anensefali riskini artırıyor.
Tıbbi kaynaklar, Melek'in Gazze'de günden güne artan kusurlu doğumların en son örneği olduğunu vurguladı.
Gazze'de ayrıca hamile kadınların maruz kaldığı kimyasal ve radyoaktif maddeler sebebiyle düşük oranlarının da Ekim 2023'ten bu yana yüzde 300 arttığı ifade edildi.
Daha önce en yoğun doğum anomalileri ile gündeme gelen bölge, ABD'nin Irak işgali sırasında saldırdığı Felluce kentiydi. ABD, 2004 yılında Felluce'ye yönelik saldırılarında seyreltilmiş uranyumlu mühimmat başta olmak üzere birçok yasaklı silah kullanmıştı. Bu silahlar bölgede sivillerin çeşitli hastalıklarla karşı karşıya kalmasına yol açmıştı.
Araştırmaya göre Japonya'da atom bombasının atıldığı Hiroşima'ya yakın yerlerde yaşayanlar arasında, radyasyon seviyesinin doruğa ulaştığı 12 ila 13 yıl sonra lösemi vakaları yüzde 660 oranında arttı. ABD'nin Irak işgali sürecinde şiddetli bir bombardımana tabi tuttuğu Felluce'de ise saldırılardan ortalama 5 ila 10 yıl sonra lösemi vakalarında yüzde 2200 artış görüldü. Iraklı doktorlar, ABD'nin Felluce'deki saldırıları sonrasında "mutant doğumlarda ve kanser oranlarında büyük bir artış meydana geldiğini" belirtiyordu.
Mepa News