İşkence merkezinde gizli mahzene ulaştılar: Yüzlerce mahkûm ölümü beklerken bayram yaşadı
Devrik Esed rejiminin en ünlü işkencehânesi Sednaya Cezaevi'nde filmlere konu olacak bir kurtarma hikâyesi yaşandı. Rejimin zindanına giren ekipler alt katlardan çığlık sesleri geldiğini fark etti. Bodrum kata inen dehliz bulunduğunda oradakiler şok bir tabloyla karşılaştı.
Esed rejiminin ünlü işkencehânesi Sednaya Cezaevi, muhaliflerin başkent Şam'a girişinin ardından filmlere konu olacak bir hikâyenin merkezine oturdu.
Burada tutsak edilen mahkûmları kurtarmak üzere hapishaneye giden ekipler, Sednaya'nın zemin ve üst katlarında tutulan binlerce kişiyi kurtardı.
Sonrasında muhalifler, cezaevinin bodrum katlarından yardım çığlıkları geldiğini fark etti. Hapishanede kalanların verdiği bilgi, Sednaya'nın yeraltı mahzenlerinde yüzlerce kişinin hapsedildiği yönündeydi.
Ekipler bu mahzenlere ulaşabilmek için yoğun uğraş verdi. Saatler süren çalışmaların ardından mahzene giden geçitlerden biri bulundu. Yerin metrelerce altındaki koridora ulaşan Suriyeli muhalifler karşılaştıkları manzara karşısında derin bir şok yaşadı.
Bitişik sıra koğuşlarda kurtarılmayı bekleyen yüzlerce kişi vardı ve içeriye ışığın girmediği ortamda büyük demir kapının tavandaki parmaklığına tırmanmış mahkûmlar yardım çığlıklarıyla ortalığı inletiyordu.
Orada oldukları fark edilmese açlık ve susuzluktan ölecek yüzlerce mahkûm, Sednaya İşkencehânesi'nin karanlık dehlizinden kurtarıldı. Ölmeyi beklerken bir anda özgürlüğe kavuşan Esed muhalifleri, cezaevi koridorlarını bayram yerine çevirdi.
Hapishanede 20 bin kadar mahkûmun bulunduğu düşünülürken, muhalifler cezaevindeki tüm katmanlara ulaşmayı uzun süre başaramadı. İşkence tesisinin yerin altında 4 kat derinliğe dek uzandığı ve bir noktadan bir noktaya geçiş için farklı şifreleme sistemleri bulunduğu kaydediliyor.
Sednaya'nın şifrelerini çözmek için çok takipçili sosyal medya hesapları 8 Aralık 2024 akşamı harekete geçti. Yapılan çağrılardan bazısı karşılık buldu.
Güney Kıbrıs'a kaçmış rejim görevlisi eski bir gardiyan, Sednaya dehlizlerine giden kapıları gönderdiği mesajla şöyle tarif etti:
"Yerin altına açılan kapı mutfağın sonunda, alt katlara açılan küçük bir kapı da tutuklu hücrelerinin içinde bulunuyor.
Alt katlara açılan kapı... Odalar arasındaki koridorda tamamen gizli bir taş kapıdır. Bir zincir ile açılıp kaldırılır ve aynı şekilde kapatılır. Fayanslara bakarsanız, taş derzleri arasındaki farkı görürsünüz."
UZMAN EKİPLER DEHLİZLERİ TARIYOR
Suriye'de görev yapan arama kurtarma ekibi 'Beyaz Miğferler' (White Helmes) ise Sednaya Hapishanesi'ndeki kurtarma operasyonuna katıldıklarını duyurdu. Gizli yeraltı hücrelerini araştırmak için bölgeye 5 uzman acil durum ekibi gönderildiğini açıklayan kurum şu ifadeleri kullandı:
"Ekipler, arama ve kurtarma birimleri, duvar delme uzmanları, demir kapı açma ekipleri, eğitimli köpek birimleri ve tıbbi müdahalecilerden oluşuyor. Bu ekipler, bu tür karmaşık operasyonları yönetmek için iyi eğitimli ve donanımlı.
9 Aralık'ın ilk saatlerinde 2 ekip bölgeye ulaştı ve hapishanenin yapısına aşina bir rehber eşliğinde görevlerine başladılar. Kalan diğer ekiplerin yollardaki zorlu güvenlik koşulları ve yoğun trafik sıkışıklığı nedeniyle gecikerek kademeli olarak gelmeleri bekleniyor."
4 YILDA 13 BİNDEN FAZLA CİNAYET
Başkent Şam'ın yaklaşık 30 kilometre kuzeyindeki Sednaya kasabasında bulunan cezaevi, 2011 yılında başlayan iç savaşla birlikte Esed rejiminin sistematik katliamlarıyla anıldı.
Uluslararası Af Örgütü'nün 'İnsan Mezbahası' ifadesiyle tanımladığı hapishane, işkence yöntemleriyle ünlüydü.
Bunlar arasında dayak, elektrik şoku, aç bırakma, psikolojik baskı ve tecavüz gibi uygulamalar vardı. Hapishaneye ilişkin yayınlanan çeşitli raporlar 2011-2015 yılları arasında 13 binden fazla mahkûmun bu hapishanede katledildiğini ortaya koyuyor.
1980'lerin başında askerî hapishane olarak inşa edilen cezaevi, 2011 yılından itibaren işadamı, gazeteci, yazar ve akademisyenlerden oluşan rejim muhalifi sivilleri ağırladı. Doğrudan Suriye ordusunun kontrolündeki hapishanede gizli celselerin ardından infaz gerçekleşir ve mahkûmun akıbeti ailesine bile bildirilmezdi.
Kalabalık hücrelerde temiz gıda ve sudan yoksun biçimde tutulan Sednaya mahkûmları, rejimin çökmesiyle birlikte yeni bir hayata başladı.
Esed'in Sednaya Hapishanesi, insanlık dışı şartları bakımından soykırımcı İsrail'in Necef Çölü'ne kurduğu ve tecavüz vakalarıyla ünlenen Sde Teiman'la yarışıyor.
TUTSAKLARI BÖYLE PRESLİYORLARDI
Esed rejiminin onlarca yıl kullandığı hapishanedeki işkence düzeneklerine ilişkin görüntüler akıllara durgunluk verdi. Hapishanede çekilen bir kayıtta, infaz edilecek mahkûmlar için hazırlanmış 'pres makinesi' bulundu.
Rejim muhalifleri, tutuklanıp buraya getirildikten sonra vücudu kağıt gibi olana dek preslenerek öldürülüyordu. Bazı mahkûmlar ise urganla asılarak idam edilmelerinin ardından pres makinesine sokuluyordu.
Esed güçlerinin insan eti ve kemiklerini daha kolay imha etmek amacıyla bu yönteme başvurduğu belirtiliyor.