İletişim Başkanı Altun Yunan gazetesine konuştu: Devletimiz var gücüyle depremzedelerin yaralarını sarıyor

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yunan gazetesi Kathimerini'nin sorularını cevapladı. Asrın felaketi Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerle ilgili konuşan Altun, 9 saat arayla meydana gelen depremlerle ilgili 'Bu depremlerin ikisi de 1999'da Marmara bölgesinde yaşadığımız depremden daha büyüktü. Üstelik 11 ilimiz ayrı ayrı bu durumdan etkilendi. Milletimiz de yaşanan bu depremleri 'asrın felaketi' olarak adlandırdı.' dedi.

'DEVLETİMİZ VAR GÜCÜYLE DEPREMZEDELERİN YARALARINI SARIYOR'

Kahramanmaraş merkezli ilk depremin meydana geldiği 6 Şubat'tan bu yana drama kurtarma personelinden güvenlik güçlerine ve sağlıkçılara kadar herkesin insanüstü bir çaba gösterdiğine dikkat çeken Altun, şu şekilde konuştu: 

Ancak hem yaşanan afetin boyutunu hem de ilk andan itibaren sahada hayat kurtaranların emek ve fedakarlığını göz ardı etmek isteyenler var. Devletimiz var gücüyle depremzedelerin yaralarını sarıyor. Vatandaşlarımız da AFAD başta olmak üzere, yardım faaliyetlerinde bulunan kurumlara maddi ve ayni desteklerini esirgemiyor. Gerçekten de Türkiye'nin devleti ve milletiyle birliğini, bütünlüğünü bu zor dönemde açıkça ortaya koyduk. Şu anda hükümetimizin vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak ve depremden etkilenen şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak dışında bir önceliği bulunmuyor.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ ERTELENECEK Mİ?

Kathimerini muhabirinin 14 Mayıs'ta yapılması planlanan 2023 Genel Seçimlerinin ertelenip ertelenmeyeceğine yönelik sorusuna Altun şu şekilde cevap verdi:

Bizim böyle bir gündemimiz yok. Şu anda bir numaralı önceliğimiz, yaraları bir an önce sarmak. Depremde kaybettiklerimiz ve yaralılarımız var. Tek derdimiz yaralılara, yakınlarını kaybedenlere, depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza devletin şefkatli elini uzatmak. Elbette acımız büyük. Fakat devlet-millet birlikteliğiyle bu zor günleri de aşacağız. 

'TWITTER SOMUT ADIMLAR ATARAK KAYGILARIMIZI GİDERDİ'

Kathimerini muhabiri Altun'a depremlerin ardından Twitter'ın erişime engellendiğini hatırlattı. Bunun üzerine Altun, son yıllarda dezenformasyonla mücadelenin sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada öncelikli konu haline geldiğini belirtti ve bu kapsamda Twitter gibi küresel şirketlerin devletlerle kurması gereken ilişkinin tartışıldığına dikkat çekti. Altun, sosyal medyada depremlerle ilgili çok sayıda sahte ihbar yapıldığını tespit ettiklerine dikkat çekti ve şöyle konuştu:

Bunun kasıtlı olup olmadığını veya arama-kurtarma çalışmalarını sabote etmek isteyen iç ve dış unsurlarca mı yapıldığını soruşturuyoruz. Dolayısıyla idari bir karar alındı. Twitter da endişelerimizi anladığını söyledi ve somut adımlar atarak kaygılarımızı giderdi. Zaten birkaç saat sonra da kısıtlamalar kaldırıldı.

DEPREMZEDELERE 1 YIL İÇİNDE KONUT REALİST BİR VAAT Mİ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan Mart ayında deprem bölgelerinde konut  inşasının başlayacağını duyurmuştu. Kathimerini muhabiri 'Bu realist bir hedef mi?' şeklinde bir soru sordu. Bunun üzerine Altun şu cevabı verdi: 

Kesinlikle gerçekçi bir hedeftir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir. Ciddi bir kapasiteye sahiptir. Nitekim dünyanın dört bir yanında güvenli binalar inşa eden, dev projelere imza atan bir ülkeden bahsediyoruz. En önemlisi de Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımız gibi güçlü bir lidere sahiptir. Maalesef hükümetin attığı her adımı eleştirmeyi siyaset veya entelektüelite zannedenler var. Bizim bunların her eleştirisine cevap vererek kaybedecek vaktimiz yok. Daha önce yaşanan afetlerde vatandaşımızı nasıl mağdur etmediysek bugün de yaraları gecikmeden saracağız. Vatandaşlarımızı güvenli ve kaliteli barınma alanlarına kavuşturacağız.

TÜRKİYE-YUNANİSTAN İLİŞKİLERİNDE YENİ SAYFA AÇILACAK MI?

Kathimerini Yunanistan'ın depremlerin ilk anından itibaren hem destek mesajı yayımladığını hem de arama kurtarma ekipleriyle deprem bölgelerinde çalışmalarına katıldığını hatırlatarak bunun Türkiye ile Yunanistan arasında yeni bir sayfa açıp açamayacağını sordu. Altun ise Türkiye'nin ilk büyük depremin ardından derhal uluslararsı yardım çağrısında bulunduğunu ve onlarca ülkeden arama kurtarma ekibinin Türkiye'ye geldiğine dikkat çekti ve şöyle konuştu:

Elbette Yunanistan'a ve destek veren tüm ülkelere müteşekkiriz. Yunanistan ile ilişkilerimiz konusunda şunu söyleyebilirim; biz, tüm komşularımızla her zaman iyi ilişkilere sahip olmak isteriz. Devletler arasında zaman zaman anlaşmazlıklar olması da doğaldır. Bu anlaşmazlıkları, uluslararası hukuka uygun olarak, anlamlı ve samimi diyalog ve hakkaniyet zemininde çözmemiz gerekir. Türk milleti, kendisine uzatılan dost elini hiçbir zaman havada bırakmamıştır.