Bulgarlar ABD üssünü vurdu! Hava Savunma Sistemi etkisiz hale getirildi!

Londra Merkez Ceza Mahkemesi'nde ortaya çıkarılan gizli faaliyetlerinin ayrıntıları, Avrupa genelinde faaliyet gösteren gelişmiş bir casusluk ağını gözler önüne serdi.

Bulgaristan Ulusal Televizyonu [BNT] ve Nova TV'nin haberine göre grup, Ukraynalı askerlerin Patriot füze sistemi de dahil olmak üzere gelişmiş hava savunma sistemleri konusunda eğitim gördüğü Almanya'daki bir Amerikan hava üssünü hedef aldı.

Londra'daki savcılar, Bulgar ajanların eğitimleri sırasında Ukraynalı personele saldırılar düzenlemeye hazırlandığını ortaya çıkardı. Bu, operasyonlarının cüretini ve erişimini gösteren ürpertici bir ifşaat.

Crown Prosecution Service tarafından sunulan delillere göre, "Casus Hücre" titiz bir organizasyonla çalışıyordu. Ağın, 221 cep telefonu, 495 SIM kart, 16 radyo cihazı, 11 drone ve sayısız kayıt cihazı da dahil olmak üzere yüksek teknolojili bir ekipman cephaneliği kullandığı bildirildi.

Bu donanım, grubun özellikle Almanya'daki Stuttgart hava üssünü ilgilendiren operasyonlarda hedeflerini hassas bir şekilde izlemesini sağladı.

CASUS AĞINI İKİ KADIN YÖNETMİŞ

Bu tür bir operasyonda, Bulgarların eğitim gören Ukraynalı askerlerin cep telefonlarını tespit etmek için ileri düzey gözetleme teknolojisi kullandıkları iddia ediliyor. Bu verileri topladıktan sonra, görevlilerin sürekli izlemeyi sağlamak için askerleri Ukrayna'ya kadar takip ettiği bildirildi.

Şaşırtıcı olan, gruptaki iki kadından biri olan Katrin Ivanova'nın bu karmaşık operasyonu yönetmekle görevlendirildiği iddia edilmesiydi; bu da onun ağın çabalarındaki önemli rolünü gösteriyordu.

Ivanova'nın katılımı askeri gözetimin ötesine uzanıyordu. Başka bir operasyonda, Valensiya'ya yaptığı bir uçuş sırasında gözlüklerinde saklı bir kamera kullanarak araştırmacı gazeteci Christo Grozev'i kaydettiği bildirildi. Üst düzey Rus istihbarat operasyonlarını ortaya çıkarmasıyla bilinen tanınmış bir gazeteci olan Grozev, grubun bir diğer birincil hedefi olarak tanımlandı.

Ağın direktiflerinin, Almanya'nın en büyük mali dolandırıcılık skandallarından birine karışan Avusturyalı bir iş adamı olan Jan Marsalek'ten geldiği bildirildi. Marsalek'in, Rusev ve Djambazov'u, hassas bilgileri elde etme yöntemlerini belirlemek için Grozev'i takip etmekle görevlendirdiği iddia ediliyor.

AVRUPA'NIN GÜVENLİK ALTYAPISI İFLAS ETTİ

Savcılık ayrıca Rusev ile Marsalek arasında Grozev'in Bulgaristan'da kaçırılması ihtimali hakkında ürpertici bir tartışma yaşandığını ortaya çıkardı; şükür ki bu plan hiçbir zaman gerçekleşmedi.

Bulgar medyası, "Casus Hücre" nin bu görevleri yerine getirmek için milyonlarca avro aldığını bildirdi. Finansmanlarının ve bağlantılarının tam kapsamı hala araştırılıyor olsa da, dava Rusya destekli ajanların Batı çıkarlarını istikrarsızlaştırmak ve gündemlerine tehdit olarak görülen kişileri hedef almak için ne kadar ileri gidebileceklerini çoktan ortaya koydu.

Davanın etkileri mahkeme salonunun çok ötesine uzanıyor. Avrupa'nın güvenlik altyapısındaki zayıflıkları vurguluyor ve böyle bir ağın bu kadar uzun süre fark edilmeden nasıl birden fazla ülkede çalışabildiğine dair acil soruları gündeme getiriyor.

Daha fazla ayrıntı ortaya çıktıkça uluslararası toplumun bu tür gizli faaliyetleri mümkün kılan ağları ve bunların hizmet ettiği stratejik hedefleri dikkatle inceleyeceği şüphesizdir.

ALMANYA NATO ÜSSÜNE DÖNÜŞTÜ

Ukrayna askerlerine Almanya'da Patriot füze sistemlerinin kullanımı konusunda eğitim verilmesi, Rusya ile devam eden çatışma ortamında Batı'nın askeri yardımında önemli bir adım teşkil ediyor.

Almanya topraklarında yürütülen bu çalışmalar, Ukrayna'nın füzeler, insansız hava araçları ve uçaklar da dahil olmak üzere geniş bir yelpazedeki hava tehditlerine karşı savunma kabiliyetini hızlandırmayı amaçlıyor.

NATO'nun, Rus saldırganlığına karşı daha geniş kapsamlı bir paketin parçası olarak Ukrayna'ya gelişmiş hava savunma sistemleri sağlama kararının ardından eğitimler 2023 yılı başlarında başlamıştı.

Yüksek hızlı hedefleri yakalamadaki etkinliğiyle bilinen Patriot sistemleri bu girişimin merkezinde yer aldı. İyi donanımlı ve deneyimli bir eğitim altyapısına ev sahipliği yapan Almanya, bu kritik oturumlar için merkez olarak seçildi.

Birçoğu kapsamlı muharebe deneyimine sahip ancak Batı teknolojisine sınırlı maruziyeti olan Ukraynalı birlikler, sıkı güvenlik önlemleri altında uzmanlaşmış eğitim merkezlerine ulaştı. Öğrenme eğrisi dik oldu.

Askerlerin, Patriot bataryasını oluşturan karmaşık radar dizileri, komuta ve kontrol birimleri ve fırlatma platformlarına hızla alışmaları gerekiyordu. Yıllarca süren teknik eğitimi haftalara sığdırmak için eğitmenler yoğun, senaryo tabanlı öğrenme uyguladılar.

Simüle edilmiş savaş alanı senaryoları önemli bir rol oynadı. Askerler hedefleri gerçek zamanlı olarak belirleme ve onlarla çatışma pratiği yaparak yüksek basınçlı ortamlarda becerilerini geliştirdiler. Eğitim ayrıca güç kaynaklarının bakımı ve önleyici füzelerin verimli bir şekilde yüklenmesi gibi sistemlerin çalıştırılmasının lojistik yönlerini de kapsıyordu