2024 ABD başkanlık seçimleri: Türkiye-ABD ilişkilerine etkileri neler olacak?
5 Kasım 2024’te Amerikan halkı, yeni başkanlarını seçmek için sandık başına gidecek. Ancak bu seçim kampanyaları sırasında Türkiye’nin adı pek fazla geçmedi. Ne Cumhuriyetçi aday Donald Trump ne de Demokrat aday Kamala Harris, Türkiye ile ilgili somut bir gündem oluşturdu. Peki, bu seçimlerin sonuçları Türkiye için ne anlama geliyor? ABD-Türkiye ilişkileri nasıl şekillenecek?
National Defense University ve Johns Hopkins SAIS’te profesör olan Ömer Taşpınar, IstanPol’daki makalesinde, “ABD’de 2024 başkanlık seçimlerini kim kazanırsa kazansın, Türk-Amerikan ilişkileri yerinde sayacak” diyor. Taşpınar, Türk-Amerikan ilişkilerinin seçimlerdeki önceliklerin dışında kaldığını, Washington Post ve New York Times gibi gazetelerde Türkiye’nin adının neredeyse hiç geçmediğini vurguluyor.
TRUMP DÖNEMİNİN PRATİKLERI
Donald Trump’ın potansiyel yeniden başkanlığı, ilişkilerin pragmatik ve fırsatçı bir temele dayandığı yeni bir dönemi başlatabilir. Taşpınar, bu durumun Trump’ın 2016-2020 yıllarındaki liderlik tarzıyla paralellik gösterdiğini belirtiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump’ın başkanlığını muhtemelen tercih edecek çünkü Trump, güçlü bir lider olarak Erdoğan’ın görüşlerini dikkate alan bir figür. Bununla birlikte, Trump’ın dış politikadaki belirsizlikleri ve inişli çıkışlı tutumu, Türkiye için de riskler barındırıyor.
HARRIS DÖNEMİ VE YENİ FIRSATLAR
Öte yandan, Kamala Harris’in başkanlığında Türkiye için daha öngörülebilir ve ilkeli bir ilişki sürecinin başlaması mümkün. Taşpınar, Harris’in ulusal güvenlik danışmanı Philip H. Gordon gibi deneyimli isimlerle çalışmasının, Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda daha yapılandırılmış bir yaklaşım sağlayabileceğini düşünüyor. Ancak bu danışmanların Türkiye hakkında yerleşik fikirlere sahip olmaları, Erdoğan’ın işini zorlaştırabilir.
GEÇMİŞ KRİZLERİN İZLERİ
Trump’ın başkanlık döneminde Türkiye-ABD ilişkileri, S-400 krizi, Rahip Andrew Brunson davası ve YPG/PKK’ya verilen destek gibi birçok krizle çalkalandı. Trump, Türkiye’nin S-400 alımını ve YPG ile iş birliğini sıkça gündeme getirirken, Erdoğan da zaman zaman Trump’ın sert tutumlarına maruz kaldı. Trump’ın mektubunda “Kabadayılık yapma, aptal olma” ifadeleri kullanması, ilişkilerin ne denli gergin olduğunu gözler önüne seriyor.
TÜRKİYE GÖRMEZDEN GELİNDİ!
2024 başkanlık seçimleri, Türkiye-ABD ilişkilerinde belirsizlikler ve fırsatlar sunuyor. Her iki adayın da Türkiye’yi göz ardı etmesi, ilişkilerin geleceğini daha karmaşık hale getirebilir. Seçim sonucunda, Trump’ın pragmatizmi ya da Harris’in daha planlı yaklaşımı, Ankara’nın Washington ile olan bağlarını nasıl etkileyecek? Seçim sonrası gelişmeler, bu soruların yanıtlarını aramak için önemli bir zemin oluşturacak.
Türkiye, önümüzdeki dönemde ABD ile ilişkilerini yeniden şekillendirmek zorunda kalabilir. Bu süreçte, hem iç politikadaki gelişmeler hem de uluslararası arenadaki dinamikler, Türk-Amerikan ilişkilerinin geleceğini belirleyecek.